İçi dışı bir

Başlık, ‘samimiyet’ olgusuna mı vurgu yapıyor? Olabilir. Ancak niyet, daha çok ‘güzellik’le ilgili. Ne içte ne de dışta en ufak bir sapma yok. Zira Peugeot 3008, en başta ‘görüntü kalitesi’ ile ilgi görüyor.

Giriş Tarihi: 09.09.2017 11:03

Yazı: Togan NOYAN

Tasarım, ilk etki veya görünüm gibi göze, ruha hitap eden başlık ve alt başlıklara, mevzu otomobiller olduğunda daha fazla önem veririm. Teknik detaylar; yani motor hacmi, aks aralığı yahut tork değerleri sonradan düşündüğüm şeylerdir ki özellikle salt bu üçü bir otomobili tercih etmemde pek de etkili değildir.

Güvenlik ve tasarım başlıklarının altı iyi doldurulmuşsa, tamamdır! Peugeot, segmenti dahilinde bu başlıkları doldurabilen markalardan biri. Yenilikçi ve yüksek güvenlik ekipmanlarının premium segmentin tekelinden kurtulması sonrası yapılan atılımlar, diğer bazı markalar gibi, Peugeot'nun da var olan cazibesine pek çok şey kattı. Keza söz konusu tasarım olduğunda da Fransız üreticinin hayran kitlesini muadillerine nazaran arttırması şaşırtıcı olmadı.

Her şeyden önce, benim algıma göre, Peugeot; son dönemki tasarımlarında ruha iyi gelen tercihler yaptı ve sonuçlarını da yüzleri güldürecek şekilde aldı. Bir yıla yakın bir süre önce satışına başlanan ve elde ettiği satış rakamlarıyla da dikkatleri üzerine çeken 3008, markanın özellikle 'tasarım' anlamında kendisine 'yeni bir kitle' oluşturmasına yardımcı oldu.

Peugeot 3008, geçtiğimiz ay, bir süreliğine bana yol arkadaşlığı yaptı. Kendisiyle, İstanbul'un hani o "Başımıza taş yağdı!" dediğimiz gün tanıştım. O anlarda, aracı henüz park etmiş, ufak bir kahve molası vermiştim. Ancak aklım, tahmin edeceğiniz üzere 3008'deydi. Ortalık sakinleştiğinde, yeniden bir araya geldik. Araçta, göze gelen çok önemli bir hasar yoktu. Artık, yola koyulma, birbirimizi tanıma zamanı gelmişti.

3008, en baştan beri vurguladığım üzere, iç ve dış tasarımındaki yenilikçi ve özgün çizgileriyle gönlümü fethetti. İç mekânda, geleceğe selam çakan, kalite algısı yüksek detaylar ve malzemeler ön planda. Bununla birlikte, yeni nesil Peugeot i-Cockpit'in 3008'in tasarım şıklığına olan katkısı ise su götürmez bir gerçek. Kompakt formdaki direksiyonu da es geçmeyelim. Zira sürüş keyfini arttıran bu detay, optimum görüş alanı ve yeterli seviyede diz mesafesi sunuyor.

Dış tasarım, nitelik olarak içtekinin bir devamı adeta. Yüksek ve dik tasarımlı burun, uzun motor kaputu ve yüksek omuz çizgisi, SUV segmentinin kurallarına hem itibar eder hem de ezberlerini bozar düzeyde.

Direksiyonun başına geçtiğim 3008, GT Line donanıma ve 1.6 litrelik, THP, 165 beygirlik bir güç ünitesine sahipti. Eklemeden geçmek istemem; EAT6 teknolojili otomatik şanzımanla eşleşen bu motor, gerçekten sürücüsüne keyif veren bir nitelikte.

Peugeot 3008 GT Line ile yaklaşık 250km kadar yol yaptım. Daha çok şehir içi kullandığımdan ve sıkışık trafikte ilerlediğimden, aracın sürücüsünü gerek güvenlik gerekse de konfor anlamında rahat ettirdiğini söyleyebilirim. Bununla birlikte, 3008'in bu versiyonunda yer alan; şerit takip ve şeritte kalma asistanı, kör nokta uyarı sistemi, güvenli takip mesafesi uyarısı ve aktif güvenlik freni gibi sürüş güvenliğine yardımcı olan teknolojilerin, bu sınıf için göz kamaştıran detaylar arasında olduğunu unutmamak gerek.

BİZE ULAŞIN