Naiflik karın doyurmuyor

Emre Sarıkuş yönetmenliğinde çekilen ‘Teknik Direktör Adnan Dinçer’ belgeseli, 75 yaşındaki idealist futbol adamının hikâyesini anlatırken ülke futbolunun geçmişine ve bugününe de mercek tutuyor.

Giriş Tarihi: 06.08.2018 15:47 Güncelleme Tarihi: 06.08.2018 15:48
Hazırlayan Ege GÖRGÜN

Ülkemizde maalesef ne kadar başarılı olduğun, yaptığın işlerin niteliğinden çok adından ne kadar çok söz ettirdiğin, deyimi yerindeyse 'kendini ne kadar iyi sattığınla' ölçülüyor. O yüzden sessiz ve derinden giden, kendilerini övmek yerine takdiri başkalarına bırakan naif, idealist insanlar çoğu zaman bu ülkede hak ettikleri değeri bulamıyor.

Adnan Dinçer için de benzer bir durum söz konusu. Dile kolay kırk yıllık deneyim ve başarı var ortada. Buna rağmen arkasında üç büyüklerden, siyasetçilerden ve herhangi başka bir gruptan destek olmadığı için, benzer bir desteği arkasına alan ve deyim yerindeyse kendini iyi satanların eriştiği yerlerde göremediğimiz, hatta belki pek çoğumuzun adını bile duymadığımız bir teknik direktör, Adnan Dinçer. Bense bir İzmitli ve Kocaelispor taraftarı olarak çocukluğumdan aşinayım bu isme. Ne de olsa Dinçer, 1990-1991 sezonunda Kocaelispor'un çalıştırıcısıydı. Buna rağmen benim kendisiyle tanışıklığım da isim aşinalığından öteye gidemiyor malesef.




Neyse ki Emre Sarıkuş futbol dünyasının bu hak ettiği yeri bulamamış gizli kahramanın belgeselini çekmeye karar veriyor da hikâyesini daha geniş kitlelerin öğrenmesi mümkün hale geliyor. Sarıkuş'un senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği 'Teknik Direktör Adnan Dinçer' belgeseli Adnan Dinçer'in kişisel tarihinden ve gazete ilanıyla iş aramasından yola çıkarak şimdiye kadar anlatılmayan olaylar vesilesiyle ülke tarihine farklı bir perspektif getiriyor.

Belgesel, 1980'ler ve 90'larda birçok kez şampiyonluk kazanmış Beşiktaş takımında oynayan Rıza Çalımbay, Ziya Doğan, Tanju Çolak, Rüştü Reçber, Metin Tekin, Sinan Engin gibi yüzlerce ismi yetiştirmiş Adnan Dinçer'in yaşadığı talihsizlikler yüzünden erken yaşta futbol oyunculuğuna veda etmesini, teknik direktörlük yıllarını, çalıştırdığı takımları, yetiştirdiği oyuncuları, futbolumuzun geçmişini ve bugün içine düştüğü durumu konu alıyor.

Yaklaşık olarak dört yıllık bir çalışmanın eseri olan belgeselde sadece bir futbol adamının hayatına göz atmakla kalmıyor, futbol ve ülke tarihinin kıyıda köşede kalmış olaylarına farklı bir gözle bakma fırsatı da buluyorsunuz. Üstelik Abdullah Avcı, Sefa Sirmen, Rüştü Reçber, Metin Tekin gibi futbolumuzun pek çok tanınmış ismine rastlamanız da âdeta belgeselin bonusu niteliğinde. Başka Sinema salonlarında seyircisiyle buluşan belgeseli izlenecekler listenize alabilirsiniz.





BAKKAL DESTEĞIYLE FUTBOLCU

Adnan Dinçer'in yetiştirdiği pek çok futbolcu var, onlardan biri de Rıza Çalımbay. Başlarda antrenmanlara gelmiyor diye Çalımbay'ın evine gidip babasıyla tartışırmış, Dinçer. Evini de futbol hastası, Karadenizli Bakkal Hasan Efendi'den sorup öğrenmiş. Kapıcılık yapan babası çalışırken ona yardım etsin diye Rıza'yı göndermezmiş meğer. "Hocam bu çocuk futbolcu olur mu?" diye sorup "Muntazam çalışırsa olur," yanıtını alan bakkal ne dese beğenirsiniz: "Rıza'yı yanıma çırak yapacağım, antrenman programını verin, ben onu göndereyim." Sonuç ortada: Adnan Dinçer'in keşfettiği Rıza, o bakkalın desteğiyle yeşil sahaların tozunu attırır yıllarca.

BİZE ULAŞIN