Uçan araba hayali gerçek oldu

MCT Danışmanlık'ın her yıl geleneksel olarak düzenlediği Pazarlama Zirvesi'nin bu yılki yıldızı, zirvenin temasına uygun olarak 'oyunu değiştiren' biriydi. (Change The Game) Slovakyalı mühendis Štefan Klein, bir hayalperest olarak oradaydı, ancak dünyaya yeni bir oyun getirebilecek bir hayal kurmuş kişi olarak…

Štefan Klein, uçan arabanın hayalini ilk kez çocukluğunda kurmuş. Hayallerine düşkün olan babası sayesinde birçok uçak görmüş ve uçmayı kafasına koymuş. Uçan araba üzerinde çalışmaya ise 1988 yılında başlamış. Klein'ı harekete geçiren, trafikte öndeki arabanın üzerinden uçup gidebilme dürtüsü olmuş. Sonrası da tam tahmin ettiğimiz gibi; ona inanan pek az kişi bulabilmiş. Otomobilleri ilk kez seri üretimle piyasaya sunan Henry Ford, bankadan kredi almaya gittiğinde bankacının söylediğini hatırlayın: "Otomobil ancak geçici bir moda olabilir." Galiba bir hayali gerçeğe dönüştüren de arkasındaki inat oluyor. Ünlü mühendis de inat etmiş. Zaten uçan arabanın sloganı da Ford'a ait: "Bu söylediklerimi not edin. Uçak ve araba yakın zamanda birleşecek. Şimdi gülüyorsunuz, ama hep birlikte göreceğiz."

Štefan Klein, teknoloji ve tasarım eğitimi aldıktan sonra, Audi, Volkswagen, BMW gibi otomobil firmaları için yenilikçi araştırma projeleri yürütmüş bir isim. Uçan araba çalışmalarında da bu firmalardaki deneyimlerinden yararlanmış. 16 yılda arabanın tasarımı pek çok kez değişmiş, 12 kişilik bir ekip oluşmuş ve uçan araba, Aeromobil markasıyla işbirliği sonucunda bugünkü şeklini almış.

Uçan araba, klasik bir arabanın özelliklerine sahip, yine benzinle çalışıyor. Spor bir otomobil olmasına önem verilmiş. İki kişi kapasiteli ve yüz beygir gücündeki araç, havada 700, karada 500km yol gidebiliyor. Karada saatte 160, havada 200km hıza ulaşıyor. Sadece otomobil olarak da kullanabileceğiniz Aeromobil'i uçak haline getirmenizse saniyelerinizi alıyor.

Daha önce hepimizin aklına gelmiş, pek çok kez ortaya atılmış uçan araba projeleri, uçakla arabanın kuvvet aldığı fi zik kuralları birbiriyle tamamen ters olduğu için sonuçlanamamıştı. Bu kez daha hafif bir araç tasarlanmasıyla güçlük aşılmış. Arabanın uçağa dönmesi için de metoda karar vermek gerekmiş. "İki farklı özelliği bünyesinde bulunduran bir obje yaratmak için iki yol vardır," diye açıklıyor Klein, "ilkinde araç ikisini de bünyesinde barındırır, ikincisinde bir halden ötekine geçer." Başlangıçta ilk yöntemden yararlanmak fikrindeyken zaman geçtikçe ikinci yolun daha uygun olduğu ortaya çıkmış ve ekip o metotla devam etmiş.

Proje nihayete ermiş, uçan araba pek çok oto şovda kullanıcının karşısına çıkmış olmasına rağmen firma yine de temkinli olmak istiyor. Onun için de bu arabaların iki yıl içinde piyasaya çıkacağını bildiriyor. Fiyatı ise henüz öngörülemiyor.

Bir tiyatro yönetmeniyken uçan araba hayaline katılan kurucu ortak Juraj Vaculík, ona gelen, "Bu araç dünyanın her yerinde üretilebilecek mi?" sorusuna şöyle yanıt veriyor: "Başlangıçta bu altyapıya sahip üç bölgede olacağız."

Aeromobil 3.0'ın oto pilot özelliği sayesinde pilot olmanıza gerek kalmadan uçağı kolayca sürebileceksiniz, ama yine de eğitim almanız şart koşuluyor.

Tahmin edeceğiniz gibi uçan araba dünyanın en ünlü yayınlarında haber oldu. Pek çoğu da kâbus haline gelen trafiğin bir çözümü yahut çevreye daha az zarar veren bir araç olduğu konusunda hemfikirdi. Vaculík ise bir hava trafiği hapishanesi yaratabileceği ihtimalinden söz ediyor. Ona göre uçan arabanın güzel yanı, alternatif bir araç olması. Çoğu icat gibi bir garajda ortaya çıkan uçan araba projesini, 20. yüzyılın birçok araştırmacısı başaramamışken sonuca ulaştırmış olmanınsa harika bir duygu olduğunu söylüyor.

Klein, uçan arabanın gelecekte her yerde olacağı fikrinde. Bir sene içinde Türkiye'ye yeniden; bu kez uçan arabayla gelmeyi düşünüyor.

Yazı: Özge Dinç