Rahatlık şıklıkla buluşursa
Sosyal medyada yayımladığı illüzyon videolarıyla bir anda tüm dünyanın yakından tanıdığı ABD’li komedyen Zach King, en son THY’nin reklam filminde oynayarak Türk takipçi sayısını da bir anda artırdı. Sempatik komedyen şimdi ise Dockers’ın ikinci kez yüzü oldu, haliyle bize de onu daha yakından tanımak düştü.
Röportaj: Seda KARAN
Paylaştığın Vine'larla adın kısa bir sürede duyulmaya başladı. Bu yeteneğini nasıl keşfettin?
Yedi yaşımdan beri sürekli olarak film yapımcılığıyla ilgilendim. Daha ortaokuldayken para biriktirip, kız kardeşimle birlikte filmler çekmek için bir video kamera satın almıştım. 2008'de kendi YouTube kanalımı açtım ve burada film yapımıyla ilgili videolar paylaşmaya başladım. Kısa sürede küçük bir kitleye ulaştım ve bu da beni kısa filmlerimi kanala yüklemem için cesaretlendirdi. İlk viral videolarımdan biri olan 'Jedi Kittens' ile video tutkum da başlamış oldu.
Kendini 'influencer' mı yoksa 'komedyen' olarak mı tanımlıyorsun?
Bence benimki influencer ve komedyenliğin karışımı. Dünyaya farklı bir açıdan bakmayı ve gündelik hayatı şaşırtıcı kılmayı seviyorum.
Yaptığın sihirbazlık numaralarının genel bir kategorisi var mı?
Videolarım herkesin bağ kurabileceği tutkular, korkular, icatlar gibi temalar etrafında dönüyor ve tüm bunların yanında sihir de cabası. Fakat videolarımın çerçevesini her zaman insanların kendilerinden bir şey bulabilecekleri o asıl tema belirliyor; sihir hiçbir zaman videonun yıldızı ya da asıl teması değil.
İzleyici ile olan etkileşimin ve aldığın tepkiler için neler söylersin?
İzleyicilerimle etkileşimimi ciddi şekilde önemsiyorum ve onlarla ayda birkaç kez bir araya geliyorum. Bunlar çoğunlukla canlı chat'ler, videolarıma yapılan yorumlara ya da e-mail'lerle gelen sorulara yanıt yazmak şeklinde oluyor.
Türk takipçilerin hakkında neler düşünüyorsun?
Türk izleyicilerimi çok çok seviyorum çünkü onlar benim en ateşli takipçi gruplarımdan birini oluşturuyor. Türkiye'yle ilgili gerçekten samimi duygularım var çünkü İstanbul'da gerçekleştirdiğimiz film çekimleri sırasında pek çok insan tanıma fırsatım oldu. THY'nin güvenlik videosunda oynamam, ülkeyle aramdaki özel bağı daha da güçlendirdi.
Modayı yakından takip ediyor musun?
Modayı ve trendleri yakından takip eden biri olduğum söylenemez. Eşim her zaman rahatlığımı ön planda tutmam yüzünden benimle dalga geçer.
Dockers ile olan işbirliğiniz nasıl başladı?
Dockers koleksiyonunda seni en çok çeken parçalar nedir? Dockers'ın pantolon koleksiyonuna gerçekten aşığım! Neredeyse her hafta bir yere uçuyorum ve Dockers pantolonlardaki fermuarlı cebi kimliğimi, paramı ve pasaportumu koymak için kullanıyorum. Malum, yolculukta başınıza gelebilecek en kötü şey yerinizde otururken veya güvenlikten geçerken kimliğinizi veya paranızı kaybetmek. Eskiden uzun uçuşlarda uçağa bindikten sonra kotumu ya da pantolonumu çıkarıp hemen eşofmanımı giyerdim. Ama Dockers giydiğim zaman kafam rahat bir şekilde uyuyabiliyorum çünkü gerçekten çok rahat ve aynı zamanda güven verici. Bu tam olarak benim stilim; rahat ve işlevsel.
