Azın çok olduğunu bilenlerin markası ‘Les Benjamins’
“Les ıs more.” sloganları, eşsiz kolaj baskıları ve detaylarla farklılaşan tişörtleriyle Les Benjamıns, son dönemde tişört denince akla gelen ilk markalardan biri.
Les Benjamins('Le benjamen' diye okunuyor.) aslında, 19. yüzyılda, Osmanlı İmparatorluğu döneminde faaliyet gösteren İttihat ve Terakki anlayışından ve bu anlayışı takip eden 'Jön Türkler' entelektüel hareketinin fikir ve davranışlarından esinleniyor. İlk zamanlar farklı grafik baskıda tişörtlerle çıkış yapan marka, hemen akabinde ürün gamını genişleterek modern bir lüks giyim markasına dönüştü.
Markayla ilk kez tanışanların yerli mi yabancı mı olduğuna karar veremediği Les Benjamins, Bünyamin Aydın tarafından kuruldu. Ekibi, büyüme stratejisi, tasarım ve butikleriyle Türkiye'yi uluslararası alanda temsil eden başarılı Türk markalarından birine dönüşen Les Benjamins, tarzı ifade etmede sunduğu özgürlük ve özgünlükle tercih ediliyor.
Kurucusunun ismine olan benzerliğin tesa-düf olmadığını düşündüğüm Les Benjamins, avangart bir entelektüel duruşun timsali adeta. Elbette alternatiferinden daha yüksek fiyatlı ürünler sunabilmek için iki şeye yatırım yapmak gerekiyor: Tasarım ve kalite. Üstün kalitede bir yaşam tarzı ve sarkastik vizyonla harmanlanan tasarımlar, yüksek kalitede ürünlerde hayat buluyor ve detaylarla farklılaşıyor.
Les Benjamins yenilikçi ve yaratıcı bakışını, kültürel mirasa saygı göstererek sahiplenmeyi seven bir marka. 2015 İlkbahar-Yaz koleksiyonu şehrin sokaklarında tanık olduğumuz ve önceki sezon koleksiyonuna da ilham veren hareketlilikten yola çıkıyor. Bu sezon, koleksiyonda alışılmış kamuf aj desenlerinden yola çıkarak çiçek desenleri ve parlak renklerle kendine öz-gü bir şekilde yeniden yorumladığı kendi kamuf aj deseninin yanında sezonun ana sloganı olarak Fransızca'da 'barış' anlamına gelen 'Pa-ix' kelimesi benimseniyor. Bu da tahmin edile-bileceği gibi, markanın barış ve olumlu düşün-ceyi aydınlık ve esprili bir bakışla yorumlaması anlamına geliyor.
Koleksiyon 'Black' adlı temel koleksiyon ve 'Les is More' adlı ikinci bir koleksiyondan olu-şuyor. Bu iki kardeş seri, markanın kimliği ve mesajlarını benimsiyor, ancak "Az daha çoktur." anlamına gelen ve marka ismine gönder-me yapan 'Les is More' tasarımları hayatı alaycı bir biçimde yansıtan, sözünü esirgemeyen tarzıyla dikkat çekmeye devam ediyor. Bu tarz, tasarımlara iddialı baskılarla taşınıyor, özellikle ikonik pop yıldızlarının tarihi figürlerle birleştiği tasarımlar öne çıkıyor: Einstein'in çılgın dehasını Miley Cyrus'la birleştiren tasarım ya da Jay Z'yi karizmatik lider Martin Luther King'le bir araya getiren tasarım bunlardan bazıları...
'Black' serisi ise daha ciddi duruşuyla eksiksiz bir hazır giyim gardırobu sunuyor ve koleksiyonda militer esintili kalıp ve kesimler, modern bir günlük spor giyim stiliyle buluşuyor.
Üst kalitede kumaşlar kullanan marka, üretimini İstanbul'da gerçekleştirmekten gurur duyuyor.
Markanın güçlü olduğu tişört ve sweatshirt'lerin yanında, gömlek, bomber ceket ve alt gruptaki ürünler, tarzı yansıtsa da, en çok da giyenin kendi duruşuyla dikkat çekiyor. Büyük lüks modaevlerinin 'total look'larına inat alınan bir Les Benjamins parça, kişinin kendi gardırobundan parçalarla kombine edildiğinde daha da anlam kazanıyor.
En büyük hazsa şüphesiz, markanın ve markayı anlayanların ortak dilde buluşmaları... Marka da, giyen de ifade etmek istenen şey, ürünün üzerinde açık seçik yazsa bile esas çığlığın kişinin tavrında yankılandığını biliyor.