Yakıştırdığın gözlüğü al

Gözlük, özellikle de güneş gözlükleri artık bizleri zararlı güneş ışınlarından koruyan bir araç değil, aynı zamanda görsel bir şov vadeden birer tasarım ürünü. Moda dünyasında artık bir aksesuar olarak kabul görüyor. Farklı çerçeveler, renkler ya da tasarımlarla birlikte renk değiştiren ya da denim kaplı modeller ilgi görüyor. Ve doğal olarak son derece çekişmeli bir rekabet ortamına da ev sahipliği yapıyor. Bugün dünya çapında birçok marka, optik de dahil olmak üzere güneş gözlüğü tasarımlarıyla iddiasını ortaya koyuyor. Bu markaların dokuz tanesinin distribütörü olan Turkuaz Optik'in CEO'su Timur Sağlam ile gözlük dünyasını konuştuk.

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz? Gözlük sektörüne giriş hikâyeniz nedir?

1967 Ankara doğumluyum. Ankara Koleji'nin ardından siyasi bilimler bölümünde üniversite eğitimimi tamamlayıp, ABD'ye yine siyaset bilimi üzerine master yapmaya gittim. Ancak eğitimimi yarıda bırakarak Ankara'ya geri döndüm. Gözlükçülüğe dedem sayesinde başladık. Dedem yıllar önce, önce saat, sonra da gözlük sektöründe çalışmış. Dolayısıyla meslek, dededen kalma. Daha çocuk yaşlarımda babamın yanında çalışırdım. Dolayısıyla dönüşümde de babam ve ağabeyimle beraber çalışmaya başladım. Birkaç yıl sonra ağabeyimle işleri büyüterek perakende sektörüne girdik. Ancak yaklaşık bir 17 yıl sonra ben kendi yoluma devam etme kararı aldım ve distribütörlük işine giriştim. Distribütörü olduğum ilk marka Oakley'di.

Distribütörü olacağınız markaları neye göre belirliyorsunuz? Bugün kaç markanın distribütörlüğünü yürütüyorsunuz?

Bundan 17 yıl önce gerek yaşam tarzı, gerekse tasarımlarıyla oldukça dikkat çeken Oakley'i Türkiye'ye getirerek gözlük sektöründe yepyeni bir akım yaratmıştık. Ardından Tom Ford bünyemize katıldı. Böylece spor segmentinden moda segmentine geçmiş olduk. Ancak Oakley daha sonra İtalyan Luxottica Group bünyesine katıldı. Tom Ford'dan sonra bizi oldukça heyecanlandıran Italia Independent geldi. Son derece cesur ve enteresan bir marka… Saat piyasasının Swatch'u, tekstil sektörünün de Zara'sı diyebilirim. Satın alınabilir lüks tasarımlar üretiyorlar. Bugün bünyemizde Tom Ford, Balenciaga, Italia Independent, Moncler, Dsquared2, Hally and Son, Timberland, Vuarnet, Blackfi n ve Gunnar bulunuyor. Markayı seçerken, markanın moda sektörüyle ne kadar ilintili olduğu belirleyici bir rol oynuyor. Farklı ve aykırı tasarımlara sahip olması da önemli bir nokta.

Rakip markalardan ne gibi farkınız var? Sizi diğerlerinden ayıran başlıca özellikleriniz nedir?

Italia Independent uzun yıllardır küresel pazarda uygulanan formüllerin tamamen dışında bir yaklaşımla sektöre yeni bir soluk getirdi. Geçtiğimiz 10 yılda beni ve şirket çalışanlarımı bu kadar heyecanlandıran ve kendimizi yenilemek için bu derece motive eden başka bir marka olmamıştı. Yedi yıldır dağıtımını yaptığımız Tom Ford ise bence moda dünyasında yaşayan en başarılı isim. Sadece onun yaptıklarına ayak uydurmamız bile bizi diğerlerinden farklı kılıyor.



Güneş gözlüğü modasının kalbi nerede atıyor?

Moda dünyasında olduğu gibi İtalya, gözlük modasının kalbi, diyebilirim. Bir tasarım İtalya'da olumlu yönde refl eks yaratmışsa en fazla birkaç yıl içinde Türkiye'de de kabul görüyor.

Türkiye'de gözlük sektörü ne durumda?

Güneş gözlüğü, artık bir ihtiyaçtan çok bir aksesuar olarak kabul ediliyor. Hatta optik gözlükler de! Son beş yıldır bambaşka bir hale geldi, bu sektör. Artık trendler daha fazla takip ediliyor.

Ayakkabı ve çanta gibi, güneş gözlüklerinin de taklidi çok fazla. Bu, sizi rahatsız etmiyor mu?

Doğru, sektörün halen aşamadığı bir Kapalıçarşı mantığı var ama yakın bir zamanda bunun da üstesinden gelebileceğimize inanıyorum. Taklitler çok var ancak çok fazla rahatsız etmiyor açıkçası. Mesela Oakley en çok taklit edilen markadır. Ancak taklitler oldukça markanın değeri daha da artıyor. Taklit kullanmak içinize sığıyorsa kullanın.