Küçük prens saati

Gelmiş geçmiş en çok satan kitap küçük prens’i unutmak istemeyenler onu nesnelere taşıdı.Iıwc de küçük prens adına bir saat üretmişti. Kitabın telif hakkının düşecek olması yayıncıları tetikte tutarken biz de yönümüzü prensimizin söz konusu saatine ve kalemine çevirdik.

Giriş Tarihi: 01.10.2014 14:40 Güncelleme Tarihi: 01.10.2014 15:56

Antoine de Saint-Exupéry, Küçük Prens'in öyküsünü 101 yıl önce yazdı. B612 adlı asteroidinden çıkıp gezegenleri dolaşan ve böylece Dünya'ya da gelen Küçük Prens, evcilleştirdiği tilkisi, biri sönmüş üç adet volkanı ve tutkun olduğu gülüyle evrenin en zengin kişisiydi. Pilot olan Exupéry, Sahra Çölü'nde mahsur kaldığında uçağını tamir etmek için sadece sekiz günü vardı. Küçük Prens'le işte orada karşılaştı. Bu tarihten sonra onu yazar dahil, hiç kimse unutamadı.

Yazarın çizimleriyle tamamladığı eseri, dünyada kutsal kitaplardan sonra en çok satan kitap oldu. Müzeleri açıldı, bir gezegene adı verildi, her çeşit nesneye ilham oldu, Fransa'da 50 frangın üzerine resmi kondu.

Saat deyince akla ilk gelen markalardan IWC, bu unutamadığımız sarı saçlı çocuğun 100. yılı için bir saat üretmişti. Pilot Watch Chronograph Edition serisinden çıkan 'Le Petit Prince' modeli, yazarın ve kitabın anlatıcısının pilot oluşuna da gönderme yapıyor.
Bugün bildiğimiz standartlara sahip pilot saatleri, II. Dünya Savaşı sıralarında ortaya çıkmıştı. Bu saatler, pilotlara ve diğer havacılık mürettebatına yardımcı olsun diye üretildi. IWC, bugünküne yakın pilot saatlerini üreten ilk beş fi rmadan biri olma özelliğini taşıyor. Gelirinin bir kısmı yazarın adını taşıyan vakfa bağışlanan saat, markanın en ünlü pilot saati Big Pilot ve Mark XVII modellerinin Küçük Prens ayrıntılarıyla zenginleştirilmesiyle oluşturulmuş ve sınırlı sayıda üretilmiş.

Erkek saatleri genellikle 42mm iken pilot saatleri 50mm'den büyük oluyor. Çünkü saatin, pilotun deri montunun üzerine takılabilmesi amaçlanıyor. Bu modelde depilotların saati ilk bakışta görebilmesi için saatler iri rakamlarla gösterilmiş, gece mavisi kadran ve beyaz renkli rakamlarla kontrast oluşturulmuş. Ufuk çizgisinin düzlüğünü göstermek için havacılıkta kullanılan üçgen sembolü, pilot saatlerinde alışıldığı üzere 12 rakamının üzerine konmuş. Ay, hafta, gün ve yıl gösteren pembe altınlı model ile daha sade tasarıma sahip çelik modelin pilot saatlerinden daha naif olması ise elbette tesadüf değil ve hikâyeye uygun. Pembe altınlı modelde Küçük Prens, gezegeni ve yıldızlar bulunurken çelik modelin arka yüzünde Küçük Prens gravürü yer alıyor.

Saatin kadınların bileklerine uygun bir versiyonu olsaydı, ben de kolumda taşımayı isterdim. Saate ne zaman baksam, zamanın önemsizliğini hatırlamama yardımcı olabilirdi. Koşturan trenlere binmeyi, çiçekleri koklamayı önemli görmeyen ciddi adamları, yetişkinleri unutmak; bir şeyi sevmek için ona zaman harcamak gerektiği ve her birimizin sevdiklerinden sorumlu olduğunu unutmamak için.

Küçük Prens ve Kalemi

Küçük Prens, pilotla karşılaştığında ondan bir koyun çizmesini ister. Hemen kâğıdını ve dolmakalemini çıkarır pilot. "Bu yaşlı." der prens, "Bu zayıf… Bu da koç." Bir sandık çizer çocuğu başından savmak isteyen pilot, "Bak," der, "koyun da içinde." Koyuna saklanacağı bir yer de çizdiği için minnettar olur çocuk. Pilotun dolmakalemi hangisiydi, bilmiyoruz. Ama bizim koyun çizmese de üzerine koyun çizilmiş bir dolmakalemimiz var. Artık nadirattan sayılan, Parker marka dolmakalemde, "Bana bir koyun çizer misin?" cümlesi yazıyor.

Esquire Dergisi'nin Eylül 2014 sayısından alınmıştır.

BİZE ULAŞIN