Paris’te Kırmızı Tozlar Arasında Neler Oluyor?
Paris’te bu yıl her şey başka: Nadal’a veda ettik, Zeynep Sönmez’le umutlandık, yeni şampiyonlar yolda. Roland Garros 2025 sadece tenis değil; bir geçiş dönemi, bir güç değişimi, bir duygu yoğunluğu.
Yazı Zeynep Dallı
Fotoğraflar Getty Images
Mayıs sonunda Paris'te hava başka eser. Turnuva köyünde kırmızı toz ayakkabıların tabanlarına yapışır, raket sesleri yankılanır, kortta olan biten ise yalnızca tenis değildir. Roland-Garros 2025 bu yıl tam anlamıyla bir geçiş yılı: Vedaların ağır bastığı, gençlerin rüzgâr gibi estiği, duyguların tavan yaptığı bir tenis destanı.
Zeynep Sönmez Paris'te!
22 yaşındaki milli tenisçimiz Zeynep Sönmez, Roland-Garros ana tabloya kalarak tarihe geçti. İlk turda, Grand Slam deneyimiyle tanınan Elina Svitolina ile karşı karşıya geldi. Svitolina maçı 6-1, 6-1 gibi net bir skorla kazansa da, Zeynep'in kortta gösterdiği cesaret ve kararlılık Türkiye'de büyük bir heyecan uyandırdı. Bu maç, genç bir sporcunun Grand Slam atmosferine adımını attığı bir eşik anıydı.
Henüz yolun çok başında. Ama korttaki duruşu, raketini bırakmayışı, mücadeleyi son ana kadar bırakmaması, bize Zeynep'in yalnızca bu turnuvanın değil, geleceğin de parlayan yıldızlarından biri olacağının sinyallerini verdi. Roland Garros'a erken veda etmiş olabilir ama Türk tenis oyuncuları için bir umut oldu.
Nadal'ın Vedasına Gözyaşı Dayanmadı
Roland-Garros, Rafael Nadal demekti. 14 kez bu turnuvayı kazanmış bir isimden bahsediyoruz. 2025 onun için kapanış yılıydı. Philippe-Chatrier Kortu'nda gerçekleşen veda töreni yalnızca bir sporcunun değil, bir çağın uğurlanışıydı. Roger Federer, Novak Djokovic, Andy Murray gibi rakipleri, dostları da tribündeydi. "Merci Rafa" tişörtleriyle dolup taşan tribünlerde binlerce kişi gözyaşlarını saklamadı.
Nadal'ın "Kalbim her zaman bu yerle bağlı kalacak," sözleri sadece duygusal değil, bir çağın kapanışını simgeleyen, güçlü bir veda cümlesiydi. Roland-Garros'un kırmızı toprağı, 20 yıl boyunca onun evi oldu. Ve şimdi, ayak izi korta kazınarak fiziksel olarak da hatırlanacak bir miras bıraktı.
En Heyecanlı Maçlar: Toprağın Ritmini Değiştiren Anlar
Turnuvanın ilk günlerinde kortlarda nefes kesen karşılaşmalar yaşandı:
Ben Shelton - Lorenzo Sonego maçı, turnuvanın ilk büyük geri dönüşlerinden birine sahne oldu. Shelton, 2-1 gerideyken beş sete uzayan mücadeleyi kazandı ve turnuvanın en kararlı karakterlerinden biri olduğunu kanıtladı.
Carreño Busta, dört yıllık bir aradan sonra Roland Garros'a döndü ve Francisco Comesaña karşısında galip geldi. Tribünler, bu sakin ama inatçı karakterin geri dönüşünü ayakta alkışladı.
Jannik Sinner, ilk kez Grand Slam'e 1 numara olarak gelmenin ağırlığını gösterdi ama sarsılmadı. Arthur Rinderknech karşısında galibiyeti zorlanmadan aldı. İtalyan yıldızın bu yıl şampiyonluk için en ciddi adaylardan biri olduğunu herkes kabul ediyor.
Favoriler, Sürprizler ve Gözler Üzerinde Olanlar
Carlos Alcaraz, Sinner ve Djokovic üçgeni, erkeklerde turnuvanın kaderini belirleyecek gibi duruyor. Djokovic, 25. Grand Slam şampiyonluğu için mücadele ediyor. Ancak fiziksel olarak geçen yıla göre daha kırılgan.
Kadınlarda ise Iga Świątek yine favori. Fakat performansı geçen yıllara göre biraz sallantılı. Sabalenka ve Rybakina gibi oyuncuların formda olması, kadınlar tarafında sürpriz final eşleşmelerinin yaşanabileceği sinyallerini veriyor.
Önümüzdeki Günlerde Neler Bekliyor?
6 Haziran Cuma: Erkekler yarı finalleri
7 Haziran Cumartesi: Kadınlar finali
8 Haziran Pazar: Erkekler finali
Ayrıca bu yıl çift kadınlar ve karışık çiftler maçları da yoğun ilgi görüyor. Final haftasına doğru ilerlerken Paris'te havada bir şeyler değişiyor. Favoriler ilerliyor ama her an her şey olabilir.
Roland-Garros 2025 sadece bir Grand Slam değil, çok katmanlı bir hikâye. Bir veda mektubu. Bir umut manifestosu. Bir şıklık gösterisi. Kırmızı toprağa düşen her adım, hem sporu hem kültürü yeniden yazıyor.