Şampiyonlar ligi
2001 yılında kelimenin tam anlamıyla ‘eşsiz’ bir marka olarak yüksek saatçilik dünyasına adım atan Richard Mille sadece Haute Horlogerie kültürünün güçlü bir temsilcisi değil, aynı zamanda sporu ve sporcuyu destekleyen özel bir isim. Geçtiğimiz Ekim ayında 2019 Dünya Atletizm Şampiyonası için Richard Mille ve marka dostu atletlerle Doha’daydık.
Yazı Neslihan Bulut Yılmaz
Richard Mille, kendi adını verdiği markasının ilk saatini tanıtalı neredeyse 19 yıl oldu. Tüm bu süreçte avangart tasarımları, fütüristik materyal seçimleri, üstün teknik ve performansa sahip modelleriyle yüksek saatçiliğin zirvesine doğru hızla yol aldı. Bugün mekanik ve yüksek saatçiliğin zirvesi Haute Horlogerie kültürünün en üst noktasını temsil eden Richard Mille, lüks saat üreticisi olmanın ötesinde atletizm, yelken, otomobil yarışı, tenis, kayak ve golf gibi alanlarda sporu ve sporcuyu destekleyen özel bir marka. Rafael Nadal, Bubba Watson, Fernando Alonso, Drogba gibi birçok ismin dahil olduğu marka dostları için otomatik, dayanıklı, konforlu ve en önemlisi çok hafif olarak tasarlanan özel saatler, alanında başarılı isimlerin her daim yanında olmayı hedefliyor.
100 metrede ilk beşe giren Yohan Blake, ülkesinin renklerini taşıyan Richard Mille RM 61-01 saatiyle
2019 Dünya Atletizm Şampiyonası'ndan önce Katar'daki Richard Mille butiğinde tanıştığımız kadınlar yüksek atlama gümüş madalya sahibi Yuliya Levchenko da yaklaşık bir senedir markanın özel dostlarından biri. Kendisine özel saatin modeli ise RM 07-01 Automatic Carbon TPT.
Ukraynalı atlet Yuliya Levchenko için tasarlanan Richard Mille RM 07-01 Automatic Carbon TPT. Levchenko, 2019 Dünya Atletizm Şampiyonası'nda yüksek atlamada ilk beşe girdi
Şampiyona için Doha'da Richard Mille ile bir araya gelen dört marka dostu daha vardı: Dünyanın en iyi atletlerinden biri olarak gösterilen erkekler yüksek atlama şampiyonu Mutaz Essa Barshim kendisine özel tasarlanan RM 67-02 model saatiyle, Jamaika'lı sprinter Yohan Blake ülkesine özgü bayrak renkleri ile tasarlattığı RM 61-01 saati ile müsabakalarda yerini aldı. Diğer özel isimler ise Güney Afrikalı sprinter Akani Simbine ve dünya şampiyonlarından Belçikalı heptatloncu Nafi Thiam'dı.
Nafi Thiam heptatlonda gümüş madalyanın sahibi oldu
Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği IAAF tarafından ilk kez 1983'te Finlandiya'da düzenlenen, 1991'den bu yana iki yılda bir düzenlenen organizasyonun adresi bu sene Uluslararası Khalifa Stadyumu'ydu. Katar, 17. kez düzenlenen şampiyonaya ev sahipliği yapan ilk Ortadoğu ülkesi oldu. Dünyanın en iyi atletlerini bir araya getiren, 209 ülkeden 1972 sporcunun mücadele ettiği organizasyon nefes kesiciydi.
Marka dostu atletler varlıklarını güçlü biçimde ortaya koydular. Mutaz Essa Barshim yüksek atlamada altın madalya kazanırken, Yohan Blake ve Akani Simbine 100 metre ve 4x100 engelli koşuda, Ukraynalı Yuliya Levchenko ise yüksek atlamada ilk beşe girerek, atletizm alanındaki konumlarını korudular.
Mutaz Essa Barshim'in taktığı Richard Mille RM 67-02 saat sadece 32 gram ağırlığında ve markanın tasarladığı en hafif, elastik kayışa sahip
DOHA'LI ÇOCUK
Bir atletin hayatında "ya şimdi, ya da asla" dediği anlar vardır. Doha'da gökyüzüne baktığı kısacık anda, sadece Mutaz Essa Barshim aklından neler geçirdiğini biliyordu. Ömür boyu hatırlanacak bir an. Sessizlik ve ardından gelen "Mutaz! Mutaz!" sesleri… Barshim, 2.37 metrelik atlayışıyla altın madalyanın sahibi oldu. Doha'daki şampiyonadan önce, bu yıl elde ettiği en iyi sonuç 2.27 metreydi. Üstelik 2018'de birçok sakatlık yaşamış ve ayak bileğinden operasyon geçirmişti. Yine de gökyüzüne sıçrarken tüm endişelerini altındaki kuma bıraktı. Tüm zamanların en başarılı Katarlı atletlerinden biri olarak rekorlara adını yazdırdı. Ve zaferinin ardından şunları söyledi: "Kendi ülkemde bu başarıyı kazandığım için çok mutluyum. Beni yüreklendirmeye gelen herkes için bunu gerçekten başarmak istiyordum. Kalabalığın enerjisini gerçekten hissettim. Sakatlığımı, önceki yarışlarımı, her şeyi unuttum. Taktikleri ve tekniği düşünmedim; en sevdiğim şeyi, elimden gelen en iyi şekilde yaptım."
Barshim, Richard Mille ailesinin podyuma çıkan tek üyesi değildi. Rio, Berlin ve Londra'da elde ettiği rekorlarla dolu birinciliklerin ardından heptatlonda gümüş madalya kazanan Nafi Thiam da, "Gümüş madalyam, zor bir yılın tüm fedakarlıklarının, çalışmalarımın ve sorunların nişanı oldu. Daha gururlu olamazdım!" açıklamasını yaptı. Performanslarıyla dünya atletizminin zirvesine oturan bu isimler dahil tüm marka dostları elbette Richard Mille için de gurur kaynağı. Avrupa, Amerika, Uzakdoğu ve Arap Emirlikleri'nde 33 butiği olan, İstanbul'daki ilk butiğini ise 2018 yılında Nişantaşı'ndaki St. Regis Hotel'in giriş katında açan marka her yıl sınırlı sayıda saat üretiyor, sınır tanımayan başarılara ortak oluyor.
