Orlando Bloom ile “The Cut” için Bir Boksör Rolüne Girmek ve Celine Homme Şıklığını Kırmızı Halıya Taşımak Üzerine
13 Eylül 2024
1 / 5
Orlando Bloom ile “The Cut” için Bir Boksör Rolüne Girmek ve Celine Homme Şıklığını Kırmızı Halıya Taşımak Üzerine
Yazı Trishna Rikhy
Çeviri Ece Büyükçolpan
Fotoğraf Nina Duncan / Celine
Orlando Bloom, telefon görüşmemize Uber'in arka koltuğunda, arabanın alarmı hafifçe öttüğü sırada katılıyor. Halihazırda yeni filmi The Cut'ın basın turu başladı, bu nedenle kendisine Toronto Uluslararası Film Festivali'ndeki galasının ertesi gününde, yalnızca birkaç dakikalığına ulaşabiliyorum. Bloom, festivalde büyük ilgi gören psikolojik gerilim türündeki filmini ve projeyi anlatırken emekli bir boksörün şampiyonluk unvanı uğruna yaşadığı içsel çatışmaları adeta yeniden yaşıyor gibi görünüyor.
Bloom, Esquire'a şunları söylüyor: "Fikir bana sunulduğunda, boks filmlerine zaten ilgi duyuyordum ve açıkçası bu türde farklı olan bu hikâye de ilgimi çekti." Genellikle bu türdeki yapımlar mücadele kimin galibiyet elde ettiğine odaklanır. Ancak burada, hikâyenin merkezindeki adamın mücadelesini ortaya koyabilmesi için ne kadar hızlı veya her ne şekilde olursa olsun, yasal olsun olmasın, oldukça fazla kilo vermesi gerektiğinin altı çiziliyor. "Film dövüşe odaklanmıyor, daha ziyade daha çok kilo verme mücadelesine yani 'kilo verme savaşı'na odaklanıyor. Bu yüzden de adı The Cut. Oldukça yeni ve benzersiz bir perspektif olduğunu hissettim."
Bloom, filmde canlandırdığı boksörün zorlayıcı psikolojisine bürünmenin ve rol için geçirdiği fiziksel dönüşümün hâlâ etkisinde olduğunu belirtiyor. Bu dönüşüm sürecini ise az yemek, az uyumak ve biraz da PTSD (travma sonrası stres bozukluğu) ile geçirmiş.
Aşağıda, The Cut için geçirdiği dönüşümü ve galasında giydiği son derece şık ve minimal Celine Homme takım elbiseyi detaylarıyla anlatıyor.
2 / 5
Celine Homme takım elbisesi hakkında
Fotoğraf Nina Duncan / Celine
"Stilistlerimden Monty Jackson, Celine ile iletişimdeydi. Ben her zaman Hedi Slimane'in büyük bir hayranı olmuşumdur. O da harika bir şey hazırladı. Çok minnettar oldum. Son derece sade ve zamansızdı. Beni geçmişte bir yerlere götürdü, çok sevdim. Temiz, eski usül bir film görünümüne sahipti."
3 / 5
Kırmızı halı hazırlığı hakkında
Fotoğraf Nina Duncan / Celine
"Her daim odaklanmaya çabalarım. Bir oyuncu olarak, bir film yaparsanız ve bir karaktere bürünürsünüz. Her zaman kendimden yüzde 110'u ortaya koyarım. Bu denli bir tutkuyla yaklaştığınızda projelerin nasıl sonuçlanacağını asla bilemezsiniz ki bu oldukça zordur. Filmin ve karakterin, kamerada görünenin ötesinde; psikolojisi, fiziksel durumu, başarıya ulaşmak için yapabilecekleri ve bunu nereye kadar zorlayabilecekleri gibi özelliklerinin derinine iniyor. Basın demeçleri için bu psikolojiye geri dönmek her zaman ilginç oluyor ama aynı şunu hatırlatmakta fayda var: Biz film çekiyoruz. Hayat kurtarmıyoruz."
4 / 5
Fiziksel ve zihinsel dönüşümü hakkında
Fotoğraf Nina Duncan / Celine
"Açıkçası, film biraz tren kazasına benziyor. Birinin zihinsel ve fiziksel olarak nasıl dönüştüğünü izlemekten ibaret diyebiliriz. Dürüst olmak gerekirse, bu deneyimden bana geriye kalan filmi çektikten sonra yaşadığım PTSD (travma sonrası stres bozukluğu) oldu. Şimdi de basın turu sürecinde bunu iyi yönetmem gerekiyor çünkü benim için oldukça ham bir deneyimdi. Aşırı miktarda kilo vermek zorundaydım. Bu sürecin gerektirdiği işin büyük bir kısmı, ki bu oldukça sert geçti, işin bir parçası olarak yapıldı ve hem vücuduma hem de zihnime çok zarar verdi çünkü yemek yediğinizde uyuyamıyorsunuz ve yediğinizi de vücudunuzda gerçekten hissetmiyorsunuz."
5 / 5
Moda ve sinemadaki rolü hakkında
Fotoğraf Nina Duncan / Celine
"Bir oyuncu olarak role girdiğinizde, kıyafet ve kostüm gerçekten performansla bütünleşen unsurlar olur. Kostüm tasarımcıları bu noktada önemli bir rol üstlenir ve kıyafet tasarımcılarının da toplum üzerindeki etkisi büyüktür. Elbette ki filmde, bir karakter için doğru tarzda veya doğru görünüme sahip olmak, oyuncunun performansının anahtarıdır, bu sebeple onları gördüğünüzde, bu bir ayakkabı olur, ceket veya kapüşonlu olur, hemen etkilenirsiniz. Bunun her şeyinde çok ince detaylar var. Benim denediğim şeyse kendi tarzımı ortaya koyarken benzersiz olmak. Biraz farklı olmaya gayret ediyorum."