Michael Corleone'nin Yazlık Takım Elbiselerine 50 Yıl Sonra Bir Övgü

Yazı Carmen Bellot

Çeviri Begüm Koçer

Bir suikast girişimi sırasında kimsenin (hele de kötü şöhretli bir gangsterin) niyeti bu olmasa da bir arbeden biraz dağılmış görünmeden çıkmak oldukça zordur. Özellikle de hedef sizseniz. Bu yüzden Michael Corleone'nin, daha doğrusu Don'un, The Godfather'ın ilk bir saatinde kurşun yağmuruna tutulduktan sonra neredeyse paramparça olması doğal, ama ikinci filmde o ve takım elbisesinin zarar görmeden çıkması hayli ilginçtir.

Corleone, Tahoe Gölü'ndeki evinin kayıkhanesinde, siyah ve beyaz benekli gri ipek dupiyon takım elbisesi, gömleği, kravatı ve mavi süet makosen ayakkabılarıyla (birkaç saat önce oğlunun komünyon ayinini kutlarken giydiği kıyafet) gecenin yorgunluğunu atarken görülür. Koşullar göz önünde bulundurulduğunda Michael Corleone harika görünüyor; bir yandan ölümün eşiğinden dönmüş olmanın acısını çekerken diğer yandan bir şekilde nezaket ve soğukkanlılık sergiliyor.

Aile avukatı Tom Hagen'a, neredeyse kan gölüne dönen olaydan sonra çok ihtiyaç duyduğu içkisini yudumlarken Corleone şöyle diyordu: "Babamdan öğrendiğim şey, etrafımdaki insanların düşündüğü gibi düşünmeye çalışmaktı. Bu esasa göre ise, her şey mümkün olabilir."

Onu modaya yön veren bir karakter olarak görenler ahlaki bir ikilemde kalabilirler. Kişiliğini bilmeyenler için kendisi pek iyi şeyler yapmamış, yani çok da iyi bir adam değildir.

Ancak konu giyim kuşam olduğunda Corleone'nin tercihleri iyi bir örnek teşkil edebilir. Bir mafya babasının izinden gitmeyi ne kadar tavsiye etmesem de (ve etmemeliyim de), giyinme konusunda onun gibi düşünmek size kesinlikle yaz için harika görünümler sunacaktır. Çünkü o her ne kadar iktidar düşkünü bir insan olsa da, yazlık kıyafet konusunda muhteşem bir zevke sahip ve bu devam filmi de bunu kanıtlıyor.

Yukarıda bahsi geçen sahneden sonra Corleone filmin ilerleyen bölümlerinde Miami'de kötü adam Hyman Roth'u ziyaret ederken krem rengi keten bir takım elbise içinde görülüyor. 1950'li yıllarda geçmesine rağmen, bu siluet günümüzde Drake's markasının modelleri üzerinde de hiç fena durmayacaktır.

Fotoğraf: Alamy

Blazer ceket hafif bol, pantolon ise yüksek belli ve plili. Beyaz bir gömlek ve kahverengi kravat ona eşlik ediyor, kravat klipsi ile noktalanıyor ve şık kahverengi makosen ayakkabılar bu görünümü tamamlıyor. 1980'li yıllara damgasını vuran Giorgio Armani'nin rahat terziliğinin havasını veriyor ama Miami Vice'ın yükünü taşımıyor, bu nedenle de günümüz için son derece trend ve çarpıcı bir polisiye sohbeti için gayet uygun bir görünüm.

Kravat iğnesi ve monokrom gibi küçük detaylar onun "fit"lerini diğerlerinden ayırıyor. Filmin ilerleyen bölümlerinde Don Havana'dayken, üçü arasındaki en rahat kıyafetini (bu takım elbise vesilesiyle gömlek yerine polo yaka bir üst giymiş), geri dönüşe layık bir aksesuar olan cesur baskılı bir kravatla tamamlıyor. Corleone'nin bolca sahip olduğu özgüveni, tarzında da dahil olmak üzere her şekilde gösteriyor.

Filmin ilk gösteriminden 50 yıl sonra, bu klasikten ilham alınabilecek pek çok kombin var. Her türlü gangster tavrını ona bırakmak kaydıyla: ne de olsa onunla aynı kaderi paylaşmak istemezsiniz.