Kesinlikle Bir Devam Filmi Değil... Luca Guadagnino

Röportaj Johnny Davis
Fotoğraf Danilo Scarpati
Derleme Özge Dinç

Hem sinefiller hem moda tutkunları kabul edecektir ki, İtalyan auteur Luca Guadagnino sinemanın en stil sahibi filmlerini yapıyor. 'Beni Adınla Çağır'ın yönetmeni bu sonbaharda da İtalyan korku filmi klasiklerinin yeni bir versiyonuyla, 'Suspiria'yla döndü. Filmi bir yeniden çevrim olarak nitelendirmek mümkün, yönetmen ise film hakkında şöyle diyor: "İnsanların filme açık kafa, açık kalp, açık beyin ve açık bağırsakla bakmasını istiyorum."

LUCA GUADAGNINO'NUN KENDİSİNİ HAKKI YENMİŞ bir iç mimar olarak tanımladığı bir dönem var. "Ama artık doğru yoldayım," diyor. Milano'daki dairesine yürürken haklı olduğunu açıkça görüyorsunuz. Çalışma masasının üzerinde mimari maketler duruyor. Kitap rafları, orta sehpanın yanı başında; masa 12 sıra fayans boyunca uzanıyor: Bu fayanslar gri, siyah ve kahverengi tonlarındaki taş, mermer ve ahşaptan yapılmış. Her yere ilham panoları asılmış; üzerlerinde 60'ların Bob Dylan'ı, Abbey Road Stüdyosu'nda baterisiyle Ringo Starr; birçok modernist sandalye, bir sayfada da şömine fotoğrafları var. Orta sehpanın üzerinde World of Interiors dergisinin yeni sayısı, Jules Hudson'ın Walled Gardens'ı (Duvarla Çevrili Bahçeler) ve Ellen Willmott'ın çiçekleri suluboyayla yüksek kalitede mat kâğıda resmettiği son kitabı Rose bulunuyor. Kanepenin üzerinde Bellora'nın, İtalyan çarşaf ve lüks yatak markası Flos'un ve aydınlatma sistemleri tasarlayan Farrow & Ball'ın katalogları var.

BİZE ULAŞIN