Dünyayı değiştiren saat ve John Harrison

Yazı Mehmet ÇELİK

Boylamı belirlemek insanlık tarihinin önemli sorunlarından biriydi. Bu sorun sebebiyle bilinmeze yelken açan yüzlerce gemi battı, binlerce denizci hayatını kaybetti. Boylamı belirlemek için ülkeler, krallar, matematikçiler ve gökbilimciler arasında yüzyıllar süren bir arayış ve yarış yaşandı. Soruna dâhiyane çözümler bulan kişi ise John Harrison oldu. Fakat John Harrison'a hayatı zehir eden iki tür düşmanı vardı: İlki Boylam Kurulu'nun inatçı üyeleri, ikincisi kendisi.

Ludolf Bakhuizen'in 1667 tarihli resminde boylam hatası nedeniyle kendilerini kayalık sahillerde bulan gemiler görülüyor.

Gulliver'in Gezileri romanında Kaptan Gulliver, dönemin bütün hassasiyetlerini barındıran hayallerini şöyle sıralar: Devridaim makinesi, bütün hastalıklara iyi gelecek bir ilaç ve boylamın keşfi .

Enlem ve boylam çizgileri (dünya üzerindeki bir yerin konumu belirleme aracı olarak) yaklaşık M.S 150 yıllarında ilk kez haritacı ve gökbilimci Ptolemaios tarafından ilk dünya atlasındaki 27 haritanın üzerine çizilmişti. Bilginin yayılmasındaki devasa bir adım sayılacak bu atlasta Ptolemaios seyyahların aktardığı bilgilere göre enlem ve boylam çizgilerini olası noktalara yerleştirmişti. İnsanlık tarihinin en önemli belgelerinden biri olan bu atlas Ptolemaios'un bulunduğu yerden dünyayı anlamaya çalışmasını tespit edebildiğinden zayıftı. Atlasta sadece Afrika, Avrupa ve Asya kıtası bulunuyordu, yine de olağanüstü ölçüde önemliydi.

Enlem çizgileri, sıfır dereceyi oluşturan Ekvator'dan Kutuplar'a doğru küçülen eşmerkezli, birbirine paralel ve değişmeyen aralıklara sahip dairelerden oluşuyordu. Asıl belalı olan ise dünyanın alt ve üst noktalarında, Kutuplar'da birleşen meridyenler yani boylam çizgileriydi. Ptolemaios o zamanın uygar dünyasının dışında olan Londra'nın nerede olduğunu bilmediğinden Kanarya Adaları'nı (o zamanki adıyla Fortunate Adaları) başlangıç meridyeni olarak seçmişti. Sonraki haritacılar da canları nereyi istiyorsa veya siyasi kararlara göre bir şehri (Kudüs, Roma, Kopenhag, Paris veya Philadelphia) başlangıç meridyeni olarak belirlemekte özgür davrandı.

Ancak başlangıç meridyeni yani boylamı belirli bir konuma yerleştirmek, sorunları (mesela denizciler için bir noktadan diğerine sağlıklı bir şekilde gidebilmeyi) çözemedi. Enlemin, aralıkları sabit olduğundan hesaplanması ve bulunması kolaydı fakat boylam (Kutuplar'da daralıp Ekvator'da genişleyen bu hayali koordinat çizgileri) denizciler için ölüm kalım meselesi oldu.

BİZE ULAŞIN