Yeni Nesil Erkekler
Yeni nesil erkekler, dedelerinden miras kalan “Taş Fırın Erkeği” tavırlarını artık sergilemiyor. Erkekler; mutfağa girmek, çocuklarıyla zaman geçirmek, daha bakımlı olmak gibi geçmişte pek alışık olunmayan davranışlar sergiliyor. Bu yazı, erkek dünyasına ait bazı yeni gerçekleri ifşa edecek; hazır olun!
Yazı ELÇİN KAÇAR
BİR DÜŞÜNÜN; son zamanlarda, kendinizi en çok ne yaparken mutlu hissediyorsunuz? Sabahları dişlerinizi fırçalarken; önceki gün terfi eden karınızın, artık sizden daha çok kazanacağı aklınıza gelmiyor mu? Bol kremalı latte'nizi yudumlarken, gözünüz durmadan, büyüyen göbeğinize takılmıyor mu? Hafta sonları halı saha maçı yapmak yerine, çocuğunuza mı bakmak zorunda kalıyorsunuz? Kariyer kitapları yerine, çocuk yetiştirmeye dair kitaplar mı okumaya başladınız? Bakımlı olmak için, tıraş losyonundan ve parfümden daha mı fazlasına ihtiyacınız var? Bu sorulardan en az üçüne "Evet." yanıtını verdiyseniz; siz de, yeni nesil erkekler ligindeki yerinizi aldınız demektir. Görevleriniz, çalışmakla ve eve ekmek getirmekle bitmiyor. Sofradayken, eşinden yemekleri servis etmesini bekleyen; çantasını alıp işe giden, elektrik süpürgesinin gürültüsünden bunalıp soluğu dışarıda alan erkeklerin sayısı gittikçe azalıyor. Ve onların yerini; faturaları Alman usulü ödemeyi teklif eden, yemek pişiren, Cumartesi sabahları makineye çamaşır atan, çocuklarının her şeyiyle yakından ilgilenen erkekler alıyor. Anlayacağınız, devir değişiyor ve erkekler, günden güne, basmakalıp alışkanlıklarından iyice uzaklaşıyor; piyasaya, yeni nesil erkekler çıkıyor…
SUPERMAN Mİ, SÜPER ERKEK Mİ?
Hiç düşünmeyin; kadınlar, artık "Superman" gibi hayali kahramanlarla ilgilenmiyor. Çünkü ortalık, 10 parmağında 10 marifet "Süper Erkek"lerden geçilmiyor. Bu erkekler; mutfağı dağıtmadan yemek yapıyor, çocuklarla oyun oynuyor ve tıpkı bir fitness antrenörü kadar kaslı ve bakımlı görünüyor. Londra'daki City Üniversitesi'nin psikoloji bölümünde öğretim üyesi olan Dr. Malcolm Cross, bu konu üzerinde bir hayli araştırma yapmış. Bu araştırmaların sonunda da, cinsiyet rollerinin değişmeye başladığını saptamış. 15 ya da 20 yıl önce, babaların çocuklara ilgi göstermemesi, son derece kabul edilebilir bir davranışken; günümüzde, çocuklarıyla ilgilenmeyen babalar şiddetle eleştiriliyor. Ancak beklentilerin bu denli yüksek olması, bazı erkeklerin, kendilerini baskı altında hissetmesine ve psikolojik çöküntü yaşamasına neden oluyor. "Bazı erkekler" diyoruz; çünkü kimileri için bu durum, asla sorun teşkil etmiyor. Örneğin; Jamie Oliver, David Beckham gibi ünlü isimler, aldıkları tüm sorumluluklardan memnun görünüyor. Jamie Oliver, en sevimli hâliyle ocağın başına geçiyor; David Beckham ise, tüm boş zamanlarını çocuklarına ayırıyor. İşte bu tarz erkekler, zihinlerdeki "Süper Erkek" kavramını pekiştiriyor.
İŞ, DOSTLUK VE ÇOCUK
"Çocuk mu, kariyer mi?" sorusu, artık yalnızca kadınlara yöneltilmiyor. Erkekler de bu sorunun muhatabı olarak değerlendiriliyor. The Daily Telegraph ve The Spectator gazetelerinde yazıları yayımlanan, aynı zamanda "How To Lose Friends and Alienate People" adlı kitabın yazarı olan Toby Young; erkeklerin, artık değiştiğini iddia ediyor. 20'li yaşlarında, partiler ve iş yemekleri arasında zaman geçiren erkekler; evlenip çocuk sahibi olduktan sonra, daha sakin bir hayata demir atıyor. Anlayacağınız; onlar, daha az stresli bir işte çalışıp, evde daha çok zaman geçirmenin yollarını aramaya başlıyor. 30'lu yaşlarının ortalarındaki evli erkekler ise, ne yapacaklarını bilememenin sıkıntısını yaşıyor. Çünkü onlar, kariyer yapma uğruna "Kötü Baba" olarak anılmak istemiyor; ayrıca, çocuklarına daha çok vakit ayırıp da yakın arkadaş ortamından uzaklaşmayı kabullenemiyor. Bu çelişkiler, ikilemler, erkeği yıpratıyor ve kariyer anlamında önünü görememesini sağlıyor.
TANRIM BENİ DE BAŞTAN YARAT!
Bakım sayfalarımızın takipçisi olanlar, erkeklerin, artık en az kadınlar kadar bakımlarına düşkün olduğunu bilir. Estetik uzmanı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, 2000'li yıllardan önce birçok erkeğin kabul etmediği estetik ameliyatların, artık erkekler arasında bir trend hâline dönüştüğünü belirtiyor. Günümüz erkeklerinin de kadınlar kadar bakımlı olmak istediğini söyleyen Kışlaoğlu, hızla gelişen metropol kültürünün ve rekabetçi iş ortamının, bu tür estetik uygulamaları da beraberinde getirdiğini vurguluyor. Dolayısıyla, daha elit bir görünüm sergilemek, kişinin hem iş hem de sosyal hayatında önemli bir durum hâline geliyor. İlginçtir; erkekler, kadınlar için uygulanan pek çok operasyon için de talepte bulunuyor. Göğüs küçültme (jinekomasty), burun ameliyatı (rinoplasty), yağ aldırma, saç ekimi, aşırı terlemeyi önlemek için ter bezlerini aldırma gibi operasyonlar; erkeklerin en çok tercih ettiklerinin başında geliyor. Vücuda yönelik uygulamaların dışında, erkekler, diş operasyonlarına da sıcak bakıyor. Diş hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, son dönemlerde en çok, diş beyazlatma ve kişiye özgü gülüş tasarımlarının rağbet gördüğünü belirtiyor. Diş yapınıza göre; çekici, entelektüel, sportif tarzda bir gülümsemeye sahip olabiliyorsunuz. Tüm bunlara ek olarak, erkeklere yönelik; cilt, vücut ve saç bakım ürünlerinin tüketiminde artış olduğunu da unutmamak gerekiyor.
ÇAPKINLIĞIN ZARARLARI
Eskiden, erkeğin "elinin kiri" olarak nitelendirilen çapkınlık; şimdi, "cebinin katili" olarak görülüyor. Çünkü pek çok aldatma, yüklü tazminatlar getiren boşanma davalarıyla sonuçlanıyor. Özellikle ünlüler dünyasında, bunun pek çok örneğiyle karşılaşabiliyoruz. Örneğin; ünlü oyuncu Kevin Costner, 16 yıllık eşi Cindy Silva'yı güzel modellerle aldatınca, hem kapı önüne konuldu hem de eşine 80 milyon dolar tazminat ödemek zorunda kaldı. Benzer bir olay, oyuncu Harrison Ford'un da başına geldi. Ally McBeal karakteriyle tanıdığımız Calista Flockhart'la aşk yaşamaya başlayan Ford'a, bu ilişki biraz pahalıya patladı. 18 yıllık eşi Melissa Mathison ile mahkemelik olan ünlü oyuncu, 85 milyon dolar tazminat ödeyerek eşinden ayrılabildi. Bu tip boşanmalardan ders alan yeni nesil erkekler ise, çapkınlığın dozajını artık abartmıyor, daha evcimen bir hayata yelken açıyor.
KADIN PATRON SORUNU
Bugüne kadar, kadınların; hemşirelik, öğretmenlik gibi daha sosyal meslekleri tercih ettikleri, erkeklere oranla daha az kazandıkları, daha güç terfi ettikleri düşünülürdü. Ancak artık, kadınlar da ellerinin hamuruyla erkek işlerine karışıyor. www.cnnmoney.com sitesinin yayımladığı verilere göre, kadınlar, bugüne kadar daha çok erkeklerin tekelinde olduğuna inanılan 40 meslekte başarı göstermeye başladı. Artık kadınlar; teknisyenlik, telefon operatörlüğü, finansal analiz, emlakçılık, harita mühendisliği, reklam müdürlüğü, cankurtaranlık gibi mesleklerde, erkeklere oranla, %5 ila %43 oranında daha fazla ücret alıyor.
Sonuç olarak, değişimi hepimiz kabul etmek zorundayız. Aynı sularda birden çok yıkanamayacağımız gibi, zamanı durdurmayı da beceremeyiz. Ancak, durumu da abartmanın bir anlamı yok. Yani kişiye özel gülüş tasarımı yaptıracak bütçeye sahip olmamanızın, pek önemi yok. Ya da ebedî gençliğin sırrını bulmuşçasına, göbeğinizi içinize çekerek yürümenizin, peruk takmanızın da bir anlamı yok. Siz sadece kendinize güvenin ve daima elinizden gelenin en iyisini yapmaya gayret edin.