Pistlerin unutulmayanları
Son birkaç aydır motor sporlarıyla oldukça haşır neşiriz. Önce “Rush” filmini izledik, çok sevdik. Filmi izleyene kadar Niki Lauda ve James Hunt isimlerini hiç duymamış olanlar bile onları tanıma fırsatı yakaladı. Daha sonra, “Hızlı ve Öfkeli” serilerinin güzel insanı Paul Walker hatırlattı bize hız tutkusunu. Hatırlatmasını gerçekten hiç istemezdik çünkü geçen ay üzücü bir şekilde hayatını kaybettiğini öğrendik. Derken, bu acı olay vesilesiyle motor sporları efsaneleri aklımıza geldi ve sizler için onları buradan bir kez daha saygıyla anmak istedik. Herhalde “Göz açıp kapayıncaya dek…” cümlesi hiç bu kadar anlam kazanmamıştı. Gözümüzü açtığımızda pisttelerdi, kapadığımız o iki salisede ise dünyadan çoktan ayrılmışlardı. “Hız” kavramını en yakın dostu yapmış efsanelerden bahsediyoruz. Şartlar neyi gerektirirse gerektirsin, hiçbir olay onları pistlerden koparamadı ve gazdan ayaklarını çekmeyi bir kez bile düşünmediler. Kimisi döneminin en haylazıydı, kimisi ise bindiği otomobilin tüm detaylarını anlayacak kadar detaycıydı. Her birinin gidişinde motor sporlarında bir devir kapandı, kurallar değişti ve ölüm tehlikesi son teknolojilerle en aza indirgenmeye çalışılıyor halen. Hız söz konusuyken, önümüzdeki yıllarda motor sporlarında varlığını koruyan bu riskin gerçekten azaltılabilmesi mümkün kılınacak mı, bir muamma… Biz yine de kötü haberlerin pistlerden uzak durmasını dileyerek sizi efsanelerle baş başa bırakalım…