Film Gibi Okunan Romanlar
Tüm dünyada olduğu gibi Türkıye’de de son yıllarda grafik romanlara ciddi bir rağbet var. Yayınevlerı bu türün önemli eserlerini ve popüler yazarlarını takip ediyor ve programına alıyor. Son aylarda çıkan bazı örnekleri sizin için derledik.
22 Nisan 2025
Çizgi roman sanatının artan popülerliğine paralel bir şekilde grafık romanlar da giderek daha çok rağbet görüyor. Amerikan çizgı romanı, özellikle süper kahraman ve mizah türünde zaten pazarın eğlence kısmında büyük bir paya sahiptı. Ama artık uzak doğu ülkelerinden yayılan; kendine ait kuralları, estetiği ve anlatımı olan mangalar da tüm dünya gençliği tarafından ilgiyle takıp ediliyor. Bunların yanı sıra özellikle son 20 – 25 yıldır avrupalı sanatçıların grafık roman türüne katkıları da hatırı sayılır bir oranda artmış durumda. Eserlerinde çoğunlukla sinema sanatından ödünç alınan bir anlatı var. Işık ve renk oyunlarına sıkça başvuruyorlar. Çoğunun hikâyelerınde duygusal ve sosyolojık alt metinler çok güçlü. Avrupalı sanatçıların grafik romanlarında sinemadan feyzler var ama Amerikalı meslektaşları gibi sinemaya aşırı bir öykünme yok. Çizgi roman anlayışını çizgi romanın kendi doğasıyla gelıştırmekteler. Aslında grafık roman yapmak, fılm çekmeye benzıyor: bır hıkâyeyı görsel anlatmak adına bir film ekibinin yaptığı her şeyi siz tek başınıza yapıyor gibisiniz. Anlatının bütün ögelerını sırtlanıyor, sahne sahne çiziyorsunuz. Kelimelere hakim olmanız, çizginizin estetik yeterlilikte olması yetmez; asıl önemlisi, sahnelerin küçük bazı anlarını seçmenize rağmen kurgusal akıcılığı sağlayabilmeniz gerek.
Sıradan Zaferler Manu Larcenet

FRANSIZ SANATÇI MANU LARCENET'NIN SAMİMİ HİKÂYESIYLE içimizi ısıtan eseri ülkemizde de baskı üstüne baskı yapan ender grafik romanlardan biri. Karakarga Yayınları bu önemli eseri geçtiğimiz ay bu kez kalın ciltli bir versiyonuyla okurlara sundu. 2004 Angoulême ödüllü grafik roman başyapıtında, genç bir fotoğrafçı olan Marco'nun peşine takılarak hayatındaki değişimlere ve içsel sorgulamalarına tanık oluyoruz. Yaşadığı varoluşsal depresyonlar, onu taşrada yaşamaya yönlendiriyor ve Marco burada kendisini yeniden keşfetmeye başlıyor. Marco'nun hayatında öyle olağanüstü olaylar yok. Savaş gazisi babasıyla inişli çıkışlı ilişkisini, babası sayesinde tanıştığı işçi çevresiyle yaptığı kimi görüşmelerle hayata bakışındaki kimi değişiklikleri, tanıştığı genç bir kadınla birlikte olgunlaşma sürecini okuyoruz. Sıradan Zaferler, felsefesini hem melankolik hem de tatlı bir mizahla sunan, insanın mutluluk arayışını, korkularını ve hayatla olan cebelleşmesini, oldukça çarpıcı bir görsellikle ve akıcı bir yapıyla sunan değerli bir kitap. (Karakarga)
Sineklerin Tanrısı Aimée de Jongh

WILLIAM GOLDING, BU YIL 70. YILINI KUTLAYAN unutulmaz klasiği Sineklerin Tanrısı'nda, bir uçak kazası sonucunda ıssız bir adaya düşen bir grup İngiliz çocuğun hayatta kalma çabası sırasında yaşadığı heyecanlı olayları anlatır. Ortaokullu çocuklar, en başta düzenli ve akıllıca bir sistem kurmaya çalışırlar ancak zaman geçtikçe aralarında anlaşmazlıklar ve iktidar savaşı baş gösterir, vahşi içgüdüler açığa çıkmaya başlar. Liderlik mücadelesi sırasında yaşanan güç savaşları bazı ağır bedellerin de ödenmesine yol açacaktır. Hollandalı ünlü çizgi roman sanatçısı Aimée de Jongh'un grafik roman uyarlaması, karşımıza Domingo'nun son derece estetik baskısıyla çıktı. Jongh, romanın felsefesini korumuş, nefis bir görsellikle de hikâyeyi boyutlandırmış. Canlı renk kullanımının yanı sıra aksiyonu ve gerilimi hissettiren özenle çalışılmış kareler kendisine hayran bıraktırıyor. Bazıları çizim tarzının romana göre yumuşak kaldığını düşünebilir. Ama Jongh, çocuk kahramanların yaşlarına uygun olarak bunu bilinçli yapmış, ayrıca hikâyenin sert dönemeçlerinde kan kullanmaktan da feragat etmemiş doğrusu. Aslında bu sayede kitap okumakla arası pek iyi olmayan gençlerin de ilgisini çekebilecek bir uyarlama olmuş. (Domingo)
Seçilmiş P. Craig Russell

LOIS LOWRY'NIN DİSTOPİK ROMANI SEÇİLMİŞ KİŞİ (THE GIVER), Amerikalı bol ödüllü ünlü çizgi roman sanatçısı Philip Craig Russell tarafından 2019 yılında uyarlanmıştı. Russell'ın uyarlaması, romanın 2014'te yapılan ve kadrosunda Jeff Bridges, Meryl Streep, Katie Holmes, Taylor Swift gibi ünlü isimlerin olduğu sinema uyarlamasından bile güzel. Hikâye, sakinlerinin duyguları ve bireysellikleri tümüyle kontrol altına alındığı için kötülüğün ortadan kaldırıldığını düşünen bir komünde başlıyor. 12 yaşına basmak üzere olan Jonas, "kusursuz" gözüken bir toplumda yaşamaktan dolayı mutludur. 12 yaşına giren her ergen gibi "büyükler", ona da bir görev verirler. O artık "Anıların Koruyucusu" olan, seçilmiş bir kişidir. Dünyanın eskiden nasıl bir yer olduğunu ise kendisinden önceki koruyucudan öğrenecektir. Ancak öğrendikleri sayesinde insanlığın aslında böyle bir şey olmadığını, gerçeklerin sansürlendiğini ve kişisel hakların tümüyle yok sayıldığını fark eder. Kitaptaki gri dünyayı çok iyi yansıtmış Russell. Baş kahraman Jonas'ın bir şeyler öğrendikçe renklerin yavaş yavaş bu yapıya sızdığına şahit oluyoruz. Ne kadar baskılarsan baskıla bazı şeylerin gerçekleşmesine asla engel olunamayacağının güzel bir örneğini anlatıyor bize Seçilmiş. (Domingo)
Yağmur Zoe Thorogood

AMERIKALI YAZAR JOE HILL; Stephen King ve Tabitha Spruce'un oğlu. Kendisi, babadan torpilli görünmemek için King soyadını kullanmıyor. Romanları da var ve çok iyi bir öykücü. Ünlü bir kısa öyküsü olan Yağmur'da Hill, bir iklim felaketiyle gelen kıyameti, bu felaket karşısında insanlığın aldığı konumun dehşeti üzerinden duygusal ve kırılgan bir anlatı sunar bize. Amerikan taşrasında yaşayan genç bir kız olan Honeysuckle, mutlu bir günündedir. Çünkü sevgilisi Yolanda o gün kendisine taşınacak ve bundan sonra birlikte yaşayacaklardır. Ancak o gün bir doğa olayı dünyanın düzenini altüst eder. Gökyüzünden kristal iğneler yağıyordur. Daha ne olduğunu anlayamadan binlerce kişi her taraflarına batan bu iğnelerle hayatını kaybeder. Honeysuckle'ın gözleri önünde can veren Yolanda da onlardan biridir. Yağmur, sadece felaket değil, bir aşk ve kayıplara rağmen devam etmek üzerine melankolik bir cesaret öyküsü. Çizer Zoe Thorogood'un uyarlaması ise hem bir parça rahatsız edici hem de melankolik bir derinliğe sahip. Kıyamet sonrası hikâyelere ilgi duyanlar için biraz klişe gelebilecek durumlar yaşanıyor olsa da, çizgi roman klişe kahramanlar sunmuyor bize. Bir çırpıda okuyup bitiriyorsunuz. (Karakarga)
Unutulan Ruhların Çukuru Paco Roca

İSPANYOL ÇİZGİ ROMAN SANATÇISI PACO ROCA'NIN, daha önce Türkiye'de de çıkan son derece duygusal ve yaratıcı fikirlerle dolu kitapları Kırışıklıklar (sinemaya da uyarlanmıştı), Kumdan Sokaklar ve Ev de oldukça ilgi görmüştü. Roca her eserinde bireysel hafıza ile toplumsal hafıza arasında köprüler kurar. Bu yeni tarihli grafik romanında da İspanya İç Savaşı ve Franco diktatörlüğü sırasında toprak altına atılıp unutulmuş kurbanların hikâyesine odaklanıyor. Toplu mezarlara gömülen bu insanların birinin kızı olan Pepica inatla annesinden kalan vasiyeti yerine getirmeye çalışır: Babasının küllerini annesinin mezarının yanına gömecektir. Roca'nın çizimleri her zaman sinematografik ve hüzünlüdür. Ancak bu sefer İspanya tarihinin çalkantılı ve karanlık bir dönemine dair belgesel niteliği taşıyan bölümlere de yer vermiş. Pepica'nın mücadelesi sırasında geriye doğru gidip yaşananları da özetliyor. Çizgi roman, konuya ilgi duyanlar, İspanya İç Savaşı ve Franco dönemine aşina olanlar için de sürükleyici detaylarla dolu. Diğer yandan da Pepica'nın babasının kalıntılarına ulaşıp ulaşamadığı konusundaki merakı da sonuna kadar diri tutmayı başarıyor. (Desen Yayınları)