Esquire Best of 2018 moda: O hep bağımsız

Yazı Dilara İpek ŞATIR

2018'in en çok konuşulan koleksiyonlarından birini sunan Ann Demeulemeester markasının kurucusu Ann'i ilk kez 1986 yılında Londra'daki uluslararası moda sahnesinde gördük, Ann daha sonra da 'Antwerp Altı' olarak bilinen ve Belçika Anvers'ten çıkan dünyaca ünlü moda tasarımcılarını kapsayan grubun bir üyesi olarak moda dünyasına adını yazdırdı. Demeulemeester, deneysel çalışmalara sahip grup üyeleri arasında katmanlı, mimari siluetlerle ve çoğunlukla tek renkli bir palet içeren mizahi ama romantik tasarımlarla kendi tarzını ortaya koymayı başardı. Trendleri takip etmekten ziyade Edwardian ceketler, ince siyah pantolonlar, romantik bluzlarla kombinlenen asi botlarla tanındı. Tasarladığı parçalar, aynı zamanda güçlü mesajlar veriyordu. En başında da söylediğimiz gibi, 'hep bağımsız kalan' bir tasarımcı ve marka olarak dikkatleri üzerine çekmeyi bildi.

Ann Demeulemeester markasının kreatif direktörü Fransız tasarımcı Sébastien Meunier de markanın kurucusunun özelliklerini taşıyor: Bağımsız ve kendine özgü. Meunier, kariyerine Paris ESMOD'da aldığı eğitimle başladı. 1998'de yaptığı bir tasarımla Hyères Festivali'nde ana ödülü kazandıktan sonra Paris'te kendi koleksiyonunu hazırladı. 2000 yılında Maison Margiela ailesine katıldı ve 10 yıl boyunca orada çalıştı. Kadınlar için tasarım yaptıktan sonra erkekler için de koleksiyonlar ortaya koyarak kariyerini bir üst seviyeye taşıyan başarılı tasarımcının yıldızı, Demeulemeester kapıları açıldıktan sonra parlamaya başladı.

Meunier tasarımlarında göze çarpan detay, kumaş seçimleri ve kesimleri. Androjen ve biraz gotik olarak adlandırabileceğimiz Ann Demeulemeester koleksiyonlarında markanın isminden ya da tasarımcısından çok koleksiyon konuşuluyor; bu durumu Meunier şöyle yorumluyor: "Spot ışıklar altında olmak beni heyecanlandırmıyor. Ben de Ann gibiyim; her yerde görülmek istemiyorum. İstediğim şey, kıyafetlerin ve defilemizin herkes tarafından görülmesi." 40 yaşındaki tasarımcı söze şöyle devam ediyor: "Markanın androjen yanını göstermek istiyorum. Beden farkındalığının ne demek olduğunu biliyorum ve bunu ortaya çıkarmak amacındayım. Ann marka giysiler giyen bir kadın kendisini daha güçlü hisseder, bir erkek ise kırılganlığını göstermekten korkmaz."

Meunier, 2018 Sonbahar-Kış Koleksiyonu'nda siyahtan taviz vermeden Ann Demeulemeester'ı en iyi şekilde temsil eden bol kesim kabanlar, ceketler, deri pantolonlar ve beyaz gömleklere yer vererek markanın imajını güçlendirmeye devam edeceğini göstermişti. Tasarımcı bu koleksiyonla ilgili şöyle diyor: "Yeni, çılgın ya da geçmişe dönük bir şov yapmak istemedim. Çünkü bu bir arşiv koleksiyonu değildi. Markaya yeni bir hikâye eklemek istedim. Defile için siyah ağırlıklı bir koleksiyon ortaya koyduk, ancak mağazalarda sergilenecek ürünler renkli. Beyaz giysilerde de giysilerin mimarisini göstermeyi hedefledim."