Bir ortaçağ masalı Bordeaux!

Giriş Tarihi: 06.06.2016 16:24 Güncelleme Tarihi: 06.06.2016 16:26

Vesilemiz şampiyona olsa da, tarihi yapıları çok iyi korunan bir kentin nasıl baştan yaratılabileceğini ve planlanabileceğini görmek için bu kez Bordeaux'dayız. Yenilenen yollar, restore edilen yapılar ve düzenli ulaşım sistemi düşünülürse 'uyuyan güzel' olarak nam salan kent, uzun uykusundan çoktan uyanmışa benziyor.

Tarihte Santiago de Compostela'ya doğru yola çıkan Hacılar için önemli bir yol üstü durağı olan Bordeaux, birbirinden güzel şatoları ve üzüm bağlarıyla her yıl ziyaretçilerin akınına uğruyor. Kentte yapabilecekleriniz oldukça fazla. Bordeaux'nun güzel 'Bourse Meydanı', 18. yüzyıldaki görkemini koruyabilmiş. Meydandaki binalar, ünlü Fransız Mimar Ange- Jacques Gabriel'in elinden çıkmış. Meydanı gezdikçe çevresindeki simetriye hayran kalabilirsiniz. Meydandaki Büyük Bordeaux Tiyatrosu ise Neoklasik sitili ve ahşap tavanıyla oldukça estetik. Kentin siluetini belirleyen Bordeaux Katedrali ise bin yıldan beridir kente ev sahipliği yapıyor.

Bir Roma Katolik katedrali olan yapı, Fransa'nın ulusal anıtlarından biri. Bordeaux Katedrali'nin 600 yıllık çan kulesi 'Pey-Berland' ise Gotik mimarinin hoş bir örneği. Kentte size bir Ortaçağ masalı yaşatacak pek çok yapı, bütün heybetiyle kentin siluetini biçimlendiriyor. Bunlardan biri de Fransa'nın en eski çan kulelerinden biri olan 'Grosse Cloche de Bordeaux'. 250 yıllık kulenin yılda altı kez, saat 11.00'de çalan çanı, 7.750kg ağırlığında. Bordeaux, size pek çok şey vadeden kentlerden biri.

Ne nerde yenir?

Dünyaca ünlü Bordeaux Şarapları, peynirleri ve meşhur bifteği 'Entrecôte à la Bordelaise' ile gastronomi tutkunlarının her daim hayalini süsleyen bu kent, deniz ürünleriyle de oldukça ünlü. Bordeaux'nun lezzetli istiridyelerini yemeye gelenlerin sayısı hiç de az değil. Istakoz, Pauilla midyesi ve Gironde havyarı da bölgenin lezzetli yemeklerinin esin kaynağı. Bordeaux mutfağındaki çeşitlilik ise hayranlık verici

LE CLOS DU ROY: Lezzetleriyle Michelin Guide'a girmeye hak kazanan restoran, buharda pişirilmiş kaz ciğeriyle nam salmış.

LA TUPINA: Dalından yeni koparılmış lezzetleri tadabileceğiniz restoran, Bresse tavuğuyla oldukça ünlü.

LE BAR A VIN: Kentin tarihi görünümünü yansıtan mekân, şarap ve peynir tabaklarıyla ünlü.

Doğayla bütünleşmek için Versay Sarayı'nın bahçesinden ilham alınarak inşa elden Bordeaux Halk Bahçesi'ni ziyaret edebilirsiniz. Botanik bir bahçeye ev sahipliği yapan yapı, kütüphanesi ve doğal tarih müzesiyle de ilgi çekici. Ancak bizim size önerimiz, Bordeaux'un birbirinden ünlü şatolarına birkaç gününüzü ayırmanız ve dünyanın en lezzetli üzüm bağları arasında bir yolculuğa çıkmanız. Elbette ki Bordeaux manzarasını Garonne Nehri'nden ayrı düşünmek olmaz. Nehir manzarasını güzelleştiren, 'Taş Köprü' anlamına gelen 'Pont de Pierre', 1. Napolyon'un emriyle inşa edilmiş. 17 kemerli köprüde, güzel bir akşam gezintisi yapabilirsiniz. Tarihi yapılarıyla kendinizi bir açıkhava müzesinde hissedeceğiniz Bordeaux'da, klasikle modernin, eskiyle yeninin en güzel buluşmasına tanık olabilir ve unutulmaz yolculuk yapabilirsiniz.

BİZE ULAŞIN