Dünyanın öbür ucunda bir Tokyo hikayesi!

Dünyanın öbür ucunda, Japonya'nın başkenti Tokyo'da, yeryüzünün en özel kültürlerinden biriyle başbaşayız. 'Yükselen güneş ülkesi'nin güzel kenti Tokyo, aynı zamanda dünyanın en kalabalık kenti de. Görkemli tapınakları, müzeleri ve birbirinden güzel parklarıyla Tokyo'yu ziyaret etmek ise elbette ki her seyahatseverin rüyasını süsleyecek kadar özel.

Burada göreceğiniz hemen her şey, sizde farklı duygular uyandıracak ve genellikle gördüklerinize çok fazla şaşıracaksınız. Çünkü Uzak Doğu'nun bu kadim başkenti, her yerden farklı ve kendine has. Tokyo'daysanız; yapmanız gerekenlerden biri Shibuya semtine uzanıp 'Lost in Translation'ın o meşhur kalabalıklar içerisinde kaybolma hissini tatmak olabilir. Tokyo'nun en kalabalık ve ışıklı kavşağını seyre daldığınızda insan selinin birbirine çarpmadan, ahenk içindeki geçişini göreceksiniz. Kahvenizi alın ve bir köşede, sessizce, bu anı bir belgesel gibi izleyin.

Sonsuz bir çeşitliliğe sahip olan Tokyo'da, Marunochi'nin dev binalarından Ginza sokaklarına; oradan da eğlence, yeme-içme ve alışveriş durakları olan Shinjuku ve Shimbashi'ye doğru bir yolculuğa çıkın. Burada atari ve karaoke mekânlarının yaygınlığına tanık olacaksınız.

Pasifi k Okyanusu kıyısı Odaiba'dan bir tekne turuyla Asakusa'ya geçebilir ve burada tapınaklar ile parkların tadını çıkarabilirsiniz. Aynı zamanda günübirlik alternatif programlar için Kamakura, Fuji ve Hakone gibi kendinize özel alternatif rotalar çizebilirsiniz. Tokyo'da kendinize özgü bir seyahat planı yapmanız oldukça önemli. Yoksa gerçekten yapılacaklar arasında rahatlıkla kaybolabilirsiniz. Sakura ağaçlarının, parkların ve tapınakların, kılıcın, samuray ve sumoların, sakenin, suşinin, kimononun, animenin, manganın, kâğıdın, kaligrafi nin, mini etekleriyle daima değişik giyinen genç kadınların, en ilginç eğlencelerin ve ışıklı caddelerin güzel kenti Tokyo'da bir yabancı olmanın tadını çıkarın ve bu özel kültürü keşfedin.

Yazı: Türkan Doğan