Sürücüsüz otomobil sevdası geçici bir heves mi?

Otonom sürüş, insansız araçlar, inanılmaz projelerden bahsederken kafamızı karıştıracak, tartışmaları alevlendirecek bir araştırma sonucu ortaya çıktı; sürücüsüz otomobiller yaygınlaşsa bile Avrupalıların üçte ikisi halen geleneksel araç kullanmaya devam etmek istiyor! Ne dersiniz? Otomotiv sektörü akıntıya kapılmış olabilir mi?

Giriş Tarihi: 23.02.2018 10:44 Güncelleme Tarihi: 23.02.2018 15:40

Yazı: Onur Akçay

Bazı otomobil modelleri vardır, insanlar onları yolda görünce gülümser, birbirlerine gösterir, fotoğraflarını çeker, ama biraz sohbet edince ağızlarından şu cümle dökülür; 'Çok güzel, ama asla almam!' Kimi 'Bana göre değil!'der kimi ihtiyacını karşılayamayacağını söyler. Fakat sonuç olarak başkasında gördüğünde çok beğendiği aracı asla satın almayacağını beyan eder. Mazda'nın yaptığı araştırmanın sonucunu okuduğumda aklıma bu durum geldi. İnsanlar otonom sürüş ve sürücüsüz otomobillere ilgili gösteriyor, sosyal medya üzerinden paylaşımları takip edip etkileşimde bulunuyor. Belki de sürücüsüz bir otomobille karşılaşsalar; videosunu çekmek, onu izlemek için saatlerce peşinden dahi gidebilirler.

Peki ya satın alma konusunda fikirleri ne? Başkasının gezdirdiği köpeği gördüğünde dakikalarca seven, sahibinden bilgi alan, onunla ayaküstü oyunlar oynayan, ama "Asla köpek sahibi olmam, bakması çok zor!" diyenler gelmiyor mu sizin de aklınıza? Şu an için ne desek boş belki, mutlaka doğru cevabı zaman gösterecek ama araştırmanın sonuçları gerçekten ilginç.

Sizleri biraz rakamlara boğacağım, ama başka türlü sonuçları özetleme şansım yok. Yeni Mazda Sürücü Projesi kapsamında Avrupa'daki önemli pazarlarda 11.008 kişinin katılımıyla gerçekleşen ankette, sürücülerin ortalama %66'sının sürücüsüz araçlar yaygınlaşsa bile direksiyon başında kalmak istediklerini ortaya çıkardı.

İngiltere, Almanya, Avusturya ve Polonya'da bu değer %71'lere ulaşırken sadece İtalya'da %60'ın (% 59) altına düştü. Bu sonuçlar 'sürüş keyfi'nin Avrupa genelinde hâlâ ayakta olduğu izlenimini veriyor. Bununla birlikte araştırma, sürücülerin sadece %33'ünün 'sürücüsüz araçların gelişini' beklediklerini gösterdi.

Bu oran Fransa ve Hollanda'da %25'e düşerken İngiltere'de sadece %29'a ulaşıyor. İlginçtir ki, Avrupa çapında genç yaş gruplarının sürücüsüz araçlara büyük bir destek verdikleri gözlemlenmedi. İşte bu sonuç beni çok etkiledi. Her şeyi internet üzerinden, telefon veya tablet üzerinden yapan yeni nesil sürücüsüz otomobiller konusunda çok hevesli değil! Hatta 18-24 yaş grubunun (%33) sürücüsüz araçların gelişi konusundaki beklentisi, 25-34 (%36) ve 35-44 (%34) yaş gruplarından daha yüksek değil.

Araştırma ayrıca, aşağıdaki istatistiklerde görüldüğü gibi, otomobil ve sürücü arasında önemli bir duygusal bağ olduğunu ortaya koyuyor. Sürücülerin ortalama %69'u 'gelecek yıllarda araç kullanmaya devam etme' seçeneğini işaretlemiş. Bu değer, Polonya'da %74, İngiltere, Almanya, Fransa ve İsveç'te %70 ya da daha yüksek çıktı.

Buna ek olarak, araç kullanmayı sevenlerin %36'sı otomobillerini ve araç kullanma eylemini 'kişiliklerinin uzantısı' olarak görüyor, bu değer Polonya'da %56'ya, İtalya'da ise %46'ya çıkıyor. %34'lük bir kısım da araç kullanmanın 'unutulmuş bir zevk' olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu düşünüyor. Fransa, İtalya ve Polonya'da bu oran %40 veya daha yüksek. Anlaşılan insanlar henüz kararını vermiş değil!

BİZE ULAŞIN