Lifestyle

Marta Trzeszczkowska Röportajı

Marta Trzeszczkowska Röportajı

02 Mart 2012

Marta Trzeszczkowska Röportajı

1 / 4

Marta Trzeszczkowska Röportajı

ESQ: O hâlde Milano’daki ajansın, şimdi de seni buraya göndermiş olmalı; yanılıyor muyuz?

MT: Evet, İtalya’da bulunduğum dönemlerde de İstanbul’a birkaç çekim için gelmiş ve bu şehre hayran kalmıştım. Geçtiğimiz Eylül ayında, Güney Afrika’ya gitme şansım vardı. Biletlerim, kalacağım ev, çalışacağım ajans; yani her şey ayarlanmıştı. Ama ben, neden bilmiyorum, birden İstanbul’a gelmeye ve bir süre burada yaşamaya karar verdim. Belki de, önceden bu şehirden çok etkilendiğim için bu kararı aldım; kim bilir?

ESQ: Peki, bu çok sevdiğin şehirde, ara sıra da olsa sıkıldığın olmuyor mu?

MT: Elbette, arada sırada sıkıldığım ya da moralimin bozuk olduğu zamanlar oluyor. Böyle anlarda, Büyükada’ya gidiyorum ve deniz kenarındaki yalıları seyrediyorum. Bu evler o kadar eski ve güzeller ki, eski zamanlardaki Türk ailelerini düşünmeden yapamıyorum.

“Türkiye’de ne zaman bir erkekle sohbet etsem, o erkek kendisiyle sadece sohbet etmek istediğimi anlayamıyor ve bunu bir çeşit davet olarak görüyor.”  tıklayın

Marta Trzeszczkowska Röportajı

2 / 4

Marta Trzeszczkowska Röportajı

ESQ: Türk erkekleri hakkında ne düşünüyorsun?

MT: Genelleme yapmak istemiyorum ama Türk erkeklerini her ne kadar centilmen bulsam da, bazı huylarından hoşlanmıyorum. Örneğin, ne zaman bir erkekle sohbet etsem; o erkek, kendisiyle sadece sohbet etmek istediğimi anlayamıyor ve bunu bir çeşit davet olarak görüyor. Oysa bir erkek arkadaşım var ve hiçbir zaman böyle bir şeye niyetlenmem. Ama haklarını yemeyeyim; erkekleriniz, kadınlara gerçekten çok değer veriyor.

ESQ: Bir erkeği etkilemek için sadece güzelliğini mi kullanırsın?

MT: Her şeyden önce, fiziğime güveniyorum. Derin bir bacak dekoltesi, bir erkeğin dikkatini kolayca çekmemi sağlayacaktır. Bacaklarımı göstermekten asla utanmadığım için, dikkat çekme konusunda bir sıkıntı yaşamıyorum. Etkileme konusunda ise, beynime güvenirim. Özellikle, espri kabiliyetimle bir erkeği etkileyebileceğime eminim. Ayrıca, gerçekten dürüst ve merhametli biri olmam da, karşımdakini etkileyecektir.

ESQ: Peki, ya seni etkilemek isteyenlerin ne yapması gerekiyor?

MT: O zaman, elini cebine atması gerekiyor. Açıkçası, bir erkek tarafından şımartılmak hoşuma gidiyor. Kastettiğim şey, pırlanta bir yüzük ya da yakut bir gerdanlık değil. Bir buket çiçekle bile beni etkileyebilir. Ayrıca, güzel bir ses tonu ve gür dalgalı saçları varsa da, beni etkileme konusunda oyuna önde başlamış demektir.

''RÖPORTAJIN DEVAMI VE BİRBİRİNDEN SEKSİ FOTOĞRAFLAR'' İÇİN TIKLAYIN

Marta Trzeszczkowska Röportajı

3 / 4

Marta Trzeszczkowska Röportajı

ESQ: Röportajın başından beri, fiziğine çok güvendiğinden bahsediyorsun. Sahiden, vücudunda beğenmediğin bir yer yok mu?

MT: Hayır yok. Olsaydı da, estetik operasyonlar yardımıyla bunu değiştirirdim. Fakat çekimlerde, sık sık; vücudumun çok kaslı, ayak bileklerimin kalın ve göğüslerimin de gereğinden büyük olduğuna dair şikâyetler alıyorum. Ancak, bunları pek dert etmiyorum. Ayrıca, bir kadında, dudakların önemli olduğunu düşünüyorum ve dudaklarıma bayılıyorum.

ESQ: İlişkilerinde nasıl bir kadınsın?

MT: Çok kuralcı, dominant ve kıskanç bir kadınım. Bu huylarımdan nefret etsem de, kendime bir türlü engel olamıyorum.

ESQ: Erkek arkadaşın tek gecelik bir ilişki yaşasa, onu affeder misin?

MT: Benim en güçlü yanım, sevdiğim insana duyduğum sadakattir. Hayatım boyunca, tek gecelik bir ilişki yaşamadım. Hatta böyle bir teklifle karşılaşmamak adına, günlük hayatımda son derece sıradan giyinerek, seksapelliğimi ön plana çıkarmamaya çalışırım. Yani ben, seviyeli ve uzun ilişkilerin kadınıyım. Bu nedenle, erkek arkadaşımdan da aynı özeni beklerim ve beni aldatırsa onu asla affetmem!

''RÖPORTAJIN DEVAMI VE BİRBİRİNDEN SEKSİ FOTOĞRAFLAR'' İÇİN TIKLAYIN

Marta Trzeszczkowska Röportajı

4 / 4

Marta Trzeszczkowska Röportajı

ESQ: Merak ediyoruz, eğitimine devam etseydin hangi mesleği seçerdin?

MT: Bu, zor bir soru. Ben, en başından beri bu yolu seçtim; fakat eğer model olmasaydım, büyük bir şirkette yönetici olmayı isterdim. Çünkü insanları yönetmeyi, lider olmayı seviyorum.

ESQ: Yakın geleceğe dair planların nedir?

MT: Çok profesyonel bir ülke olduğu için, Almanya’da çalışmak istiyorum. Ayrıca, yeniden Cape Town’a gitme fırsatı yakalamak istiyorum. Son olarak ise, en büyük hayalim, ABD’ye gitmek ve bir süre orada yaşamak.

Röportajımızın sonuna geldiğimizde, içimiz hafiften burkuluyor. Çünkü bu içten ve güzel kadının yanından ayrılmak, pek de işimize gelmiyor. O, her ne kadar ABD’ye gitme hayalleri kursa da, onunla bir süre daha İstanbul’da aynı havayı soluyacağımızı kendimize anımsatıp teselli buluyoruz. Ve bu sayfalarda, başka bir Polonyalı güzelliği keşfedeceğimiz günü dört gözle bekliyoruz.

Daha Fazlası

Peugeot E-5008 “Art On Cars” İle Sanatın ve Teknolojinin Buluşma Noktasında

Komünite Odaklı Gastronominin Yükselişi: Gusina’nın Hikayesi

Geleneksel Meyvenin Yeni Nesil Yorumu

Esquire 206: Uraz Kaygılaroğlu