Ne menem bir nesil 2000'liler

Yazı: Togan ÜYKEN

Doğdukları gün, anneleri babaları internete giriyordu. İlkokul arkadaşlarını Facebook'tan bulmak zorunda değillerdi; çünkü onlar ilkokula giderken zaten Facebook vardı. İlk telefonları, akıllıydı. 21. yüzyılın ilk çocukları, önümüzdeki sene reşit oluyor. Peki, sosyal medyayla büyüyen 2000'lilerin, önceki nesilden farkı ne? Geleceğin pilotları, bizi ameliyat edecek doktorları, okuduğumuz kitapları yazacak yazarları ve dinleyeceğimiz şarkıları söyleyecek 'çocukları' yakından tanımaya var mısınız?

31 Aralık 1999 gecesi 14 yaşında bir çocuk olarak en büyük korkum, bilgisayarımın gece saat 23:59'dan sonra bozulmasıydı. Ana haber bültenleri haftalardır felaket tellallığı yapıyordu. Öngörüye göre; 1999 yılı bitip 2000 başlayınca, dijital olarak son iki hanesi '99' olan eski yazılımlar, '00'a geçince sapıtacak, birçok farklı alanda arızalar yaşanacaktı. Daha sonra isminin 'Y2K Problemi' olduğunu öğrendiğim fenomen, o dönemde hayatın her alanına sirayet etmiş bilgisayarların çökmesine ve ekonomik olarak büyük zararların ortaya çıkmasına yol açacaktı. Oysa ekonomik zararlar falan büyükleri ilgilendiren durumlardı; benim zerre umrumda değildi.

Çevirmeli bağlantıyla zar zor ulaştığım internet için elim ayağım olan bilgisayarım giderse ne yapacağını bilmez bir ergendim sadece. Üstelik, internetle sadece bir sene önce tanışmıştım ama o bir senecik bile, sanal dünyanın benim için vazgeçilmez olmasına yetmişti. Yılbaşı gecesi, ilk işim bilgisayarı açmak ve sorunsuzca açıldığını görünce de mutluluktan havalara uçmak olmuştu. Ana haber bültenleri yanılmıştı. Zaten hemen ertesi gün, yani 1 Ocak 2000 günü, bozulan bilgisayarların değil; 'Milenyum'un ilk bebeklerinin haberlerini yapıyorlardı. O günlerde, tarihsel bir tesadüfün sürpriziyle doğan çocuklar, bugün yetişkinliğe adım atarken bambaşka bir dünyada yaşıyoruz.

Z NESLİ

2000 sonrasında doğan nesil için 'Z Jenerasyonu' veya 'Z Nesli' tabiri kullanılıyor. Tabii, sosyologlar, araştırmacılar ve bilim insanları da bu Z Nesli'ni tanımlarken, hangi yıldan itibaren doğanların bu nesle katılacağı konusunda farklı görüşlere sahip. Kimileri sadece 2000 sonrasının değil; 1995-1996 yılından itibaren doğan bireylerin de 'Z Nesli' sayılabileceğini öne sürüyor. Zira onlar da, kendilerini bildiler bileli 2000'lilerinkine benzer bir ortamla karşı karşıya. Neticede internetin içine doğmuş bir nesilden bahsediyoruz. İnternetin olmadığı dünyayı hiç görmemiş, tahayyül dahi edemeyen, sanal alemi bir vazgeçilmez olarak gören çocuklar... Hal böyle olunca, bu yeni neslin alışkanlıkları da yaşadığımız dünyayı şekillendiriyor.

ÇEVRİMİÇİ HAYAT

MTV, dünyanın en büyük eğlence ağlarından ve kanallarından biri. Hedef kitlesini 13 yaş ve üzeri olarak belirleyen kurum 2015 yılında bir önceki seneye göre %29'luk bir reyting kaybı yaşayınca, '2000 Nesli' ile ilgili bir araştırma yapmaya karar veriyor. Z Nesli'nin geleneksel medyadan hızla koptuğunu görüp sebeplerini irdelemek isteyen şirket, Aralık 2000'den sonra doğan 1.000'den fazla çocukla bir anket gerçekleştiriyor. Ortaya çıkan sonuçlar çarpıcı. MTV'nin araştırmasına göre bu nesil, 'dünyanın bozulmuş olduğunu' düşünüyor. Bozulmaktan kasıt, çürümek veya kötüye gitmek olarak algılanmayabilir. Daha çok anlatmak istedikleri, her şeyin altüst olduğu. Haksız da sayılmazlar. Facebook ve Google, haber alma alışkanlıklarımızı tepetaklak etti. YouTube, televizyona rakip ve her geçen gün daha da güçlenen bir ekran. Airbnb, Booking gibi internet siteleri, turizm devi şirketleri her geçen gün daha da zorluyor. Z Nesli; çocukluklarını, ergenliklerini ve yetişkinliğe adım attıkları yılları yeni bir dünyanın inşa edildiği bir zamanda yaşıyor. Bu yüzden MTV, bu yeni nesle 'Kurucular' (The Founders) ismini uygun görmüş, zira yeni bir dünyanın kurulmasında baş aktör onlar.

Öte yandan, Z Nesli'yle ilgili çalışmalar yapan ve bu hedef kitleye sahip markalara danışmanlık hizmeti veren araştırmacı George Beall edindiği veriler sayesinde bir 2000'linin portresini çiziyor. Beall'e göre; 2000'liler bir önceki nesle göre daha zor odaklanıyor. Snapchat, Vine gibi uygulamalarla hızlı yaşayan ve bilgiyi işleme sürecini çok daha hızlı şekilde yapan bir nesil var önümüzde. Ancak 2000'lilerin bizden iyi olduğu yönler de var. Bunlardan biri 'multi-tasking' denilen, çoklu görevi gerçekleştirebilme kabiliyeti. Bilgisayarda bir ödev hazırlarken, tabletinden bir videoya göz gezdirip bir yandan televizyona göz atıp, aynı zamanda cep telefonuyla mesajlaşabiliyorlar. Beall, burada odaklanma sorununa bir kez daha vurgu yapıyor. Beall'in altını çizdiği üçüncü özellik, 'pazarlık yapma' özelliği.

BİZE ULAŞIN